“Biri Mandalore Yolu’nda yürümeyi seçerse, o kişi hem avcı hem de avdır. Bu yaşam tarzını seçen kişi nasıl korkak olabilir?”

―Bir Mandalorian zırhçısı

Geleneksel Mandalorian sembollerinden Mythosaur

Mandalorianlar; tamamı ortak bir kültür, inanç ve kodla bağlanmış birçok türden üyeden oluşan klan temelli bir etnik gruptu. Kökenleri, galaksinin Dış Halka bölgesindeki Mandalore gezegenine dayanır. Jedilara karşı efsanevi savaşçılar olarak bilinmeleriyle galaksi tarihinde oldukça önemli bir rol oynadılar. Mandalorianlar, Mandalorian Uzayı’nda ve galakside ilerleyip Kalevala, Krownest ve Concord Dawn gibi dünyaları kolonileştirerek geliştiler.

Mandalore’un tarihi hep savaşla geçmişti ancak Mandalorian İç Savaşı’ndan bu yana barışsever anlayış ortaya çıkmaya başlamıştı ve Klon Savaşları sırasında Mandalorianlar, Kryze Hanedanı’ndan Düşes Satine Kryze liderliğindeki ‘Yeni Mandalorian’ rejimi altında reforma gittiler. Eski Mandalorianlar ise galaksiye paralı askerler olarak dağılmışlardı. Yeni Mandalorian hükümeti altında Mandalore tarafsız kaldı ve Tarafsız Sistemler Konseyi’ne lider üye olarak katıldı. On yıllardır süren barışa karşın, Yeni Mandalorian hükümeti ile Mandalore’un eskisi gibi geleneksel savaşçı usullerine dönmesini isteyen Death Watch gibi gruplar arasında çatışma devam etti. Bu çatışma, 19 YSÖ’de iktidardaki Yeni Mandalorian rejimini devirerek eski Mandalorianları geri yönetime getiren bir başka iç savaşa yol açtı, ancak bu olay Galaktik Cumhuriyet ve devamındaki hükümet olan Galaktik İmparatorluk’un Mandalore’u işgal etmesiyle sonuçlandı.

Mandalore’un yüzeyi yüzyıllar süren savaşlarla çöle dönüştü.

İmparatorluğun yükselişinin ardından Bo-Katan Kryze Mandalore yöneticisi oldu, ancak İmparator Sheev Palpatine’i takip etmeyi reddetmesiyle yerine bir Mandalorian süper komandosu olan Gar Saxon vali olarak atandı. Saxon’un gezegendeki yöneticiliğini İmparatorluk Süper Komandoları uyguluyordu. Galaksideki birçok gezegende olduğu gibi, Mandalore da İmparatorluk yönetimi altında baskı gördü ve bu savaşçı millet üzerinde kontrol sağlayıp hüküm sürmek için Arc Pulse Jeneratörleri gibi silahlar geliştirildi. Saxon Klanı; sonunda Kryze Klanı, Wren Klanı ve Mandalorian Koruyucuları’nın eski lideri Fenn Rau ile çatışmaya girdi. Gar Saxon ve hem kardeşi hem halefi olan Vali Tiber Saxon’un ölümlerinden sonra ve Asiler’in ilk oluşumunun desteğiyle Bo-Katan Kryze, Darksaber’i ele geçirdi ve Mand’alor unvanını aldı. İmparatorluğa karşı galaksi çapındaki mücadelenin bir parçası olan başka bir iç savaş patlak verdiğinde bu unvanla Mandalorian direnişini bir araya getirdi.

Death Watch

İmparatorluğun çöküşü ve Yeni Cumhuriyet’in yükselişinden sonra bazı Mandalorianlar, İmparatorluğun Büyük Mandalorian Katliamı’nın ardından saklandılar. Bu gruplardan birinin adı “Kabile”ydi ve Nevarro’da gizli bir yerde saklanmışlardı, ta ki üyelerinden birini savunup yer değiştirmek zorunda kalana kadar. Kabile sonunda İmparatorluk’tan geriye kalan bir grup tarafından yok edildi, ancak bazı üyeleri hayatta kaldı.

Kabile Büyük Katliam’dan sonra saklanmak zorunda kaldı.

Toplum ve kültür

Mandalore halkı

“Mandalorian bir ırk değil.”

“Bu bir inanç.”

―Carasynthia Dune ve Din Djarin

Death Watch savaş bölgesine doğru uçuyor.

Mandalorianlar galaksideki en korkulan savaşçılardandı. Gururlu savaşçılar olarak dövüşü kültürlerinin, bireysel kimliklerinin ve ruhlarının temel taşı olarak tuttular. Mandalorianlar sıkı bir onur prensibi paylaşırlardı. Bu prensip, rakibin ölümüyle sonuçlanan bire bir dövüşte meseleyi çözmek için de kullanılırdı. Teke tek dövüşe olan bu ilgi ve gelenek, adaletin de ötesine geçti; Mandalorianlar Jedi şövalyeleri gibi büyük bir rakiple savaşmanın şanı için dövüş arayışına girdiler. Hatta bu yöntemi liderlik anlaşmazlıklarını çözmek için kullandılar. Ancak, Vizsla Hanedanı’ndan bazıları Darth Maul gibi Mandalorian olmayanların bu tür gelenekler yoluyla Mandalore’un hükümdarı olmalarını kabul etmedi. Maul, Satine Kryze’ın Maul’un selefi Pre Vizsla’yı öldürdüğünü iddia ederek Başbakan Almec’in Mandalorian halkına yalan söylemesini sağladı. Darksaber, Vizsla Hanedanı tarafından Mandalorianları birleştirmek için kullanılan bir otorite ve liderlik sembolü olarak sahiplenildi. Mandalorianlar, Galaktik Basic’in yanı sıra, yazılı formu Mandaloreca olarak da bilinen Mando’a dilini de konuşurdu.

Maul, Pre Vizsla’yı öldürürken.

Mandalorian klan yapısı bir piramit gibiydi. En tepede hükümdar vardı, bu kişiye Mand’alor denirdi ve Koruyucular onun hükmünü uygulardı. Bunların altında ise aile klanlarından oluşan ve hanedan olarak bilinen siyasi gruplar vardı. Örneğin bunlardan biri Vizsla Klanı ve Wren Klanı’ndan oluşan Vizsla Hanedanlığı’ydı. Klon Savaşları sırasında Düşes Satine Kryze ve Yeni Mandalorian hükümetinin yönetimi altında Mandalorianlar, atalarının savaş yöntemlerini çoğunlukla reddetmiş, ama elektropol ve kalkan kullanan bir polis gücü ve gizli servisi sürdürmüşlerdi.

Mandalorian Koruyucuları Düşes Satine Kryze’la beraber

Mandalorianlar genellikle insan ırkından olsalar da insan olmayan bazı kişiler de Mandalorian inancına katılabilirdi. Bunlardan biri Yoda’nın türünden bir çocuktu. Din Djarin’in klanının bir üyesi olarak kabul görmüştü.

Çocuk ve Din Djarin Razor Crest’te

Ekipmanlar, savaş ve sanat

“Ezra, giydiğim zırh beş yüz yıllık. İstediğim gibi yeniden şekillendirdim, ama savaş, tarih, kan hepsi içinde yaşıyor. Ve bu her Mandalorian için geçerli.”

“Bu zırh, kimliğimizin bir parçası. Bizi Mandalorian yapan şey.”

―Sabine Wren ve Alrich Wren

Boba Fett

Mandalorian zırhı galakside korkulan efsanevi bir ün kazandı ve bal peteği şeklinde plaka desenleri ve oldukça tehditkâr görünen T şeklindeki vizörleriyle görsel olarak son derece farklıydı. Jediların yeteneklerine karşı koymak için tasarlanmış silahlar ve aletler içeren zırh; jetpackler, manyetik botlar, taktik göstergeler ve silahlandırılmış eldivenler gibi anti-Jedi araçlarıyla doluydu. Bu silahlardan bazıları sadece dövüşmelerine yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda bileğe takılan sonik iticiler gibi ekipmanlar Jedi yeteneklerini tam anlamıyla taklit edebiliyordu. Genellikle WESTAR-35 model blaster tabancalarını ve füze fırlatabilen Z-6 jetpackleri tercih ettiler. Örnek teşkil eden Mandalorian starfighter gemilerine Kom’rk sınıfı avcı uçağı deniyordu.

Z-6 jetpack, bileklikler, Kom’rk sınıfı avcı uçağı ve WESTAR-35 blaster
Pre Vizsla Darksaber’ı kullanırken

Mandalorian savaşçıları, Cumhuriyet’in varlığının öncesine dayanan birçok savaştan edindikleri tecrübeyle ileri düzeyde savaş eğitimine sahiptiler. Ancak bir imza haline gelen bu dövüş stilleri, ancak Jedilarla olan çatışmalarında geliştirdikleri tekniklerle bu hale gelmişti. Bu stil, bir Mandalorianın hem yakın dövüş hem menzilli silah ve hem de yumruk yumruğa dövüş tekniklerinin bir karışımını kullanmasını zorunlu kılıyordu. Bu teknikler, kişinin ön kol zırhındaki teknolojiyle birleşerek savaş sırasında bir Jedi şövalyesini şaşırtıp düşmanı etkisiz hale getirmeyi sağlıyordu. Mandalorian savaşçıları hem diğer düşmanlarına hem de Jedilara karşı bu tarzdaki dövüş stilini bir süre daha kullanmaya devam ettiler.

Mandalorian Kübizmi’ne bir örnek

Kübizm, Klon Savaşları sırasında popüler bir Mandalorian sanat akımıydı. Bu dönemde savaşın korkunçluğunu tasvir eden resimler varken eskiden savaşı yücelten ve öven resimler mevcuttu. Mandalorianlar genellikle mimarilerinde, araçlarında, kıyafetlerinde ve hatta saç kesimlerinde dahi elmas ve bal peteği şekilleri gibi sert açılı ve altıgen çizgilere yönelmişlerdi.  Ghost takımının Mandalorian bir üyesi olan Sabine Wren, zırhını kişiselleştirip boyayan yetenekli bir grafiti sanatçısıydı. Tarre Vizsla’nın bir heykeli Mandalore’a dikilmişti, bu heykel umudun ve Mandalorian tarihinin sembolü oldu.

 

 

Tarih

Mandalorian seferleri ve erken genişleme

“Mandalorianlar, Cumhuriyet’in kuruluşu öncesinden bu yana savaşa göğüs germişlerdir.”

―Fenn Rau

Mythosaur

Dış Halka’daki Mandalore gezegeninden gelen Mandalorianların savaşçı tarihi, onların galakside korkulan paralı askerler ve ödül avcıları olarak ün kazanmasına neden olmuştu. Ayrıca Mythosaurlara binmeleriyle de tanınırlardı. Eski Cumhuriyet’in kuruluşundan önce bile, savaş yaşam tarzlarına egemen olmuştu.

Bu savaş hayatı sonunda sınırları genişletme hayallerine dönüştü ve Crusaderlar olarak bilinen bir grup Mandalorian savaşçısı, gezegenlerini fethetmek için diğer halklara karşı savaşmaya başladı. Zırh kuşanmış kılıçlı Crusaderlar, savaşları sırasında birçok gezegeni yerle bir etti. Crusaderler, aralarında Krownest ve Concord Dawn gezegenleri de dahil olmak üzere, kendi sistemlerinin ötesinde birçok gezegen ve sistemi fethettiler. Gezegenleri yüzlerce savaşın yaralarını taşıyordu, kütlesinin neredeyse üçte biri molozlara ayrılıp uzay boşluğuna dökülmüştü. Bu fetihler, Galaktik Cumhuriyet’in sonraki yıllarında ve Galaktik İmparatorluğun hükümdarlığı boyunca Mandalore sektörünün bir parçası olarak kaldı.

Crusaderların fetihleri İç Halka’ya kadar yayıldı. Burada Ubduria gezegenini harap ettiler. Yerli Ubdurialıları onursuz korkaklar olarak görmüşlerdi.

Jedilara karşı savaş

“Bu komandoların birçok savaşta yer aldığını, genellikle Jedilara karşı savaştığını biliyorum.”

―Obi-Wan Kenobi

Mandalorian Crusaderların genişlemesi, sonunda onları Jedi Düzeni ve korudukları Eski Cumhuriyet ile çatışmaya soktu. Jedi şövalyeleri ile ilk karşılaşmaları Mandalorianları şaşırttı: Güç kullanımı ve onlara verdiği yetenekler, daha önce hiç görmedikleri bir zorluktu. Ancak Mandalorianların gururlu doğası, bu dezavantajın sürmesine izin vermedi ve esrarengiz Jediların güçlerini alt etmenin yollarını bulmaya başladılar. Sonunda Mandalorian teknolojisinde, özellikle cephaneliklerinin ve kötü şöhretli zırhlarının geliştirilmesinde büyük bir ilerleme kaydettiler. Ayrıca, Jediların doğaüstü yeteneklerine karşı koymalarını sağlamak için tüm ekipmanlarını ve becerilerini birleştiren bir dövüş stili geliştirdiler. Bu yeni teknolojilerle Mandalorianlar, Jedi şövalyeleri ile yüzleşip onları yenerek saygınlık kazanmaya başladılar. Nesiller boyu süren çatışma, yüzyıllar süren bir husumete neden oldu ve bu düşmanlık galaksi tarafından binlerce yıl sonra bile Klon Savaşları sırasında hatırlanacaktı. Mandalorianlar ve Jedi Düzeni arasındaki bu çatışmalar, Mandalore’un başkenti Sundari’de ve Concordia Ayı’nda sergilenen kübist duvar resimleriyle ölümsüzleştirildi.

Jedilarla savaşan Crusaderları tasvir eden bir Mandalorian duvar resmi
Tarre Vizsla heykeli

Neredeyse sürekli çatışmalara rağmen, Mandalorianlar ve Jedilar her zaman savaş içinde değildi. Bunun en önemli örneği, kudretli Vizsla Hanedanı’nın bir üyesi olan Tarre Vizsla’nın çocukken Jedi Düzeni’ne girmesiydi. Mandalorian doğasından ötürü Vizsla, benzersiz bir ışın kılıcı olan Darksaberı yaratarak Jedi akranlarından ayrılıyordu. Tarre Vizsla daha sonra Mand’alor oldu, Mandalore’un tek hükümdarı ve halkı arasında saygı duyulan bir şahsiyet haline geldi. Ölümünün ardından Jedilar Darksaber’ı aldı ve Coruscant’taki Jedi Tapınağı’na geri getirdi. Mandalorianlar daha sonra mirasını pekiştirmek için Mandalore’da onun büyük bir heykelini yaparak onurlandırdılar.

Eski Cumhuriyet’in son yüzyıllarında, Mandalorianlar düşman gücünün tam kalbini vurdular: Vizsla Hanedanı’nın üyeleri Coruscant’taki Jedi Tapınağı’na sızdılar ve Tarre Vizsla’nın Darksaber’ını çaldılar. Kılıcı Mandalore’un tamamını fethetmek için kullandılar ve gezegen boyunca çeşitli hanedanları ve klanları birleştirdiler.

Darksaber

Mandalore’un yıkımı

“Bir zamanlar bu ovalar çimenlerle kaplıydı. Ama bunu hiç görmedim. Bu yıkım ben doğmadan önce oldu.”

―Sabine Wren

Savaşlarla tahrip edilen Mandalore’un görüntüsü

Vizsla Hanedanı’ın Mandalore’a getirdiği birliğe rağmen Mandalorianların savaşçı mizacı öyle çok uzun sürmedi. Sürekli savaş hali ve amansız fetih seferleri Mandalore’u harap etti. Jedilarla savaşmak için birçok klandan ortaya çıkan savaş lordları aynı zamanda kendi aralarında da savaştı. Mandalorian savaş lordları ile Jedilar arasındaki son büyük mücadele Mandalore’da meydana geldi ve gezegeni harap eden, yüzeyinin neredeyse tamamını cansız beyaz bir çöle çevirip kavuran felakete neden oldu.

Bu olay sadece Mandalorianlarla Jedilar arasındaki savaşı değil aynı zamanda Mandalorianların genişleme hayallerini de sona erdirdi. Ana gezegenlerinin yıkımının bir sonucu olarak, gezegenin yeniden inşasına odaklanmaları savaşçıları bir süre meşgul etti; Mandalore’un yüzeyinin yaşanmaz koşulları, tıpkı Jediların Güç kullanmasına adapte oldukları gibi, onları tekrar uyum sağlamaya zorladı. Mandalore’u terk etmek yerine, başkent Sundari gibi mühürlü kubbe şehirler inşa ettiler. Diğer Mandalore klanları Mandalore sektöründeki gezegenlere yerleşmeyi seçti. Wren Klanı kar gezegeni Krownest’ı seçerken Koruyucular ise Concord Dawn’da bir üs kurdular.

Sundari kubbe şehri ve Krownest üssü

Galip Jedilar yeni Galaktik Cumhuriyet’in egemen galaktik yönetim olarak kurulmasına yardım ederken, Mandalorianlar kendi sektörlerinde soyutlanmıştı, sonunda iç savaşa girmelerine neden olsa da hala savaşçı metotları ve fetih arzuları devam ediyordu.

Barışçıl politika

“Mandalore’un şiddetli geçmişi geride kaldı. Tüm savaşçılarımız ayımıza, Concordia’ya sürgün edildi. Yıllar önce öldüler.”

―Başbakan Almec

Naboo İstilası’ndan önceki yıllarda Mandalorian halkı arasında başka bir çatışma çıktı: Mandalorian İç Savaşı. İç savaş, Mandalore’un savaşçı geçmişine dönmesini isteyenler ve Satine Kryze önderliğindeki Yeni Mandalorianlar arasında, toplumdaki rakip fikirler nedeniyle ortaya çıktı. Concord Dawn sistemini savunmaya yemin eden seçkin savaşçı grubu Concord Dawn Koruyucuları da işin içindeydi. Savaşın sonunda Satine Kryze, Mandalore Düşesi olarak hükümdar oldu ve savaşçı klanlar Concordia’ya sürüldü.

Yeni Mandalorian Yönetim Konseyi

Satine, savaşın verdiği zararların yavaş yavaş tamir etti. Ciddi ölüm sayısı Satine’le beraber azaldı. Şiddetten nefret ediyordu bakıyordu, güvenilir bir barışçıydı. Mandalorian yaşam tarzını yeniden şekillendirdi. Ayrıca bir Yönetim Konseyi oluşturdu. Konsey, birkaç bakandan oluşan ve bir başbakan tarafından yönetilen bir kabineydi. Klon Savaşları sırasında bu pozisyonda Almec oturuyordu. Satine’in yönetimi altında Mandalore’un refah seviyesi arttı, modern ve huzurlu bir topluma dönüştü. Bu yeni hükümet sonunda Galaktik Cumhuriyet’e katıldı.

Cumhuriyet ve Bağımsız Sistemler Konfederasyonu arasında Klon Savaşları patlak verdiğinde Satine, Mandalore’un tarafsız kalmasını ve gelişmeye devam etmesini sağladı. Daha sonra çatışmanın dışında kalmak isteyen 1.500 yıldız sisteminden oluşan bir Galaktik Senato grubu olan Tarafsız Sistemler Konseyi’nin lideri oldu.

Tarafsız Sistemler Konseyi

Diriliş

“Dinle Düşes. İnsanları duyuyor musun? Değişim için haykırıyorlar. İradesiz Mandalore hükümdarlığınız sona erdi. Savaşçı geçmişimizin dirilişi başlamak üzere!”

―Pre Vizsla, Satine Kryze’a

Klon Savaşları sırasında Concordian valisi Pre Vizsla, Death Watch olarak Mandalorian kültürünü canlandırdı. Yeni Mandalorianlar bundan habersizdi. Death Watch Mandalore’da bir Cumhuriyet kruvazörüne saldırıp Kalevala’da terörist eylemlerde bulunmaya başladı. Vizsla, Mandalorianların savaşçı mirasını geri getirmeye istekliydi ve Bağımsız Sistemler Konfederasyonu’ndan Kont Dooku ile bir komplo kurdu. Vizsla bu eylemlerle Cumhuriyet’in müdahale etmesinin gerekli olduğuna onları inandırmaya uğraştı, böylece Death Watch Cumhuriyet ‘işgali’ ile savaşacak ve Mandalorianlar tarafından kahramanlar olarak görülecekti. Ancak komplo başarısız oldu ve Galaktik Senato Mandalore Savunma Kararı’nı reddetti.

Pre Vizsla’nın Death Watch’ı, Kont Dooku ve Ayrılıkçılar ile ittifak kurdu.

Death Watch grubu paralı askerler olmak için kaçtı. Önce Ayrılıkçı senatör Lux Bonteri ile Dooku’nun indirilmesini planlamak için, sonra da Mandalore halkının desteğini geri kazanmak amacıyla Sith lordu Darth Maul’un Gölge Birliği ile ittifak kurdular. Ancak Vizsla, Maul’a ihanet ettikten sonra Maul onu öldürdü ve Death Watch’ın lideri haline geldi. Maul, Bo-Katan Kryze’ın isyan etmesine ve Mandalore direnişini kurmasına neden oldu.

Jedi ustası Obi-Wan Kenobi yapılan darbeyi araştırırken yakalandı. Maul Kenobi’ye olan garezi yüzünden Satine’i öldürdü. Kenobi kaçmayı başardı ve Galaktik Cumhuriyet’i bilgilendirmek için geri döndü. Bu sırada Yüce Şansölye Sheev Palpatine, gizli kimliği ile Sithlerin Karanlık Lordu Darth Sidious, Maul’u ele geçirdi ve onu Stygeon Prime’daki Spire kalesine hapsetti. Maul’un Mandalorian süper komandoları ona sadık olduğunu kanıtlayarak onu kurtardılar. Yine de Maul’un Mandalore üzerindeki kontrolü çökmüştü. Mandalore Kuşatması’nın ardından Bo-Katan, Mandalore’un naibi seçildi. Kryze, İmparator Palpatine’i takip etmeyi reddettiğinde Saxon Klanı tarafından görevinden alındı ve gezegen sonunda Galaktik İmparatorluk tarafından işgal edildi. Death Watch’ı hain olarak gören Koruyucular, Büyük Cumhuriyet Ordusu’na klon askerleri eğitmede yardımcı oldu. Fenn Rau komutasındaki Skull Filosu, klon asker pilotlarını yetiştirerek Cumhuriyet’e yardım etti ve Üçüncü Mygeeto Savaşı’nda yer aldı.

Başbakan Almec, Maul adına Mandalorianlara seslenirken

İmparatorluk işgali

“O İmparator’un Eli, Mandalore’un vekil hükümdarı ve yöneticisi.”

―Tristan Wren, Gar Saxon hakkında

Mandalore’un İmparatorluk tarafından işgal edilmesinden sonra Rau’nun Koruyucuları Concord Dawn’ın üçüncü ayına bir üs kurdular. İmparatorluk namına sistemlerini korumak için İmparatorluk onlara para ödüyordu. Diğer Mandalorianlar ise İmparatorluk Valisi Gar Saxon’un yönetimi altındaydı. Bazı klanlar İmparatorluk Ordusu’na süper komando olarak katılarak hizmet etmeye devam edecekti.

Mandalore Kuşatması döneminde Gar Saxon

2 YSÖ’de Saxon ve onun İmparatorluk Süper Komandoları, Mandalorian Koruyucuları’nı ortadan kaldırdı. Bu nedenle Rau Asiler’e katılmaya karar verdi. Aynı yılın sonraki dönemlerinde Asiler’in üyesi Ghost takımından Sabine Wren, Kanan Jarrus ve Ezra Bridger, Dathomir’de Maul’la savaştıktan sonra Darksaber’ı buldu. Fenn ve Asi liderleri Hera Syndulla ve Jarrus’un ısrarı üzerine Sabine, halkını yeniden bir araya getirmek ve isyana yardım etmek amacıyla Darksaber’la eğitime başlamayı kabul etti.

Sabine Darksaber’la

Eğitiminin ardından Sabine, Rau, Jarrus ve Bridger Krownest’e Wren Klanı’nın kalesine geri döndü. Sabine orada klanın lideri ve annesi olan Kontes Ursa Wren’i Asiler’e katılmaya ikna etmeye çalıştı. İlk başta Ursa, Darksaber ve kızını bağışlaması karşılığında Jediları Vali Saxon’a ve İmparatorluk Süper Komandolarına teslim etmeye karar verdi. Saxon, onu ve Wren Klanı’nı İmparatorluk’un düşmanları olarak damgalayınca Ursa ve oğlu Tristan, Rau ve Jedi’ların yanında Saxon ve komandolara karşı savaştı. Saxon Darksaber’la Ursa’yı öldürmeye çalıştığında Sabine, Bridger’ın ışın kılıcını aldı ve Saxon’la savaştı. Sabine Darksaber’ı geri almayı ve Saxon’u zapt etmeyi başardı. Saxon Sabine’i vurmaya çalışırken Ursa tarafından öldürüldü. Onun ölümü Mandalorianlar arasında bir güç boşluğu yarattı. Sabine daha sonra geri çekilmeye; annesine, klana ve Rau’ya Mandalore’un gerçek liderini bulmalarına yardım etmeye karar verdi. Darksaber’ı bu kişiye verecekti.

Kontes Ursa Wren, kızı Sabine ile tanışıyor.

Kısa süre sonra Bridger, Atollon Muharebesi’nden kaçarak Krownest’e döndü ve Atollon’daki Asi üssüne saldıran Büyük Amiral Thrawn’a karşı Asiler’e yardım etmesi için Wren Klanı’ndan yardım istedi. Saxon Klanı’na karşı devam eden mücadeleleri nedeniyle Ursa geniş çaplı bir destek gönderemese de Sabine, Tristan ve Rau’nun birkaç Mandalorian gönüllüsü ve gemilerle beraber Ezra ve Chopper’a Atollon’a dönerken eşlik etmesine izin verdi. Gauntlet adlı Kom’rk sınıfı ve birkaç Fang sınıfı avcı uçağı Atollon’a giderek Asiler’in kaçmasını engelleyen gemiyi imha ettiler. Mandalorianlar Krownest’e geri dönerken, kaçabilen isyancılar sistemden tüydüler.

 

Thrawn Atollon’daki Asilere hitap ediyor.

1 YSÖ’de Ursa ve Sabine önderliğindeki Wren Klanı, Saxon Klanı ve İmparatorluğa karşı Mandalore’da savaştı. Mandalorian iç savaşı sırasında Sabine ve küçük kardeşi Tristan, Tarre Vizsla’nın heykeline ulaştılar ve İmparatorluk’un heykel üzerinde bir karakol inşa ettiğini keşfettiler. Sabine ve Tristan karakolu yıkıp ve heykeli orijinal durumuna geri getirdi. Clan Wren’e tek Usta Koruyucu Rau, Bo-Katan’ın Kryze Klanı, Vizsla Klanı, Rook Klanı ve Eldar Klanı da dahil olmak üzere birçok farklı grup ve klan katıldı. Sabine ve Asi İttifakı’nın Ghost takımından Jarrus ve Bridger, Alrich Wren’i bulma umuduyla bir İmparatorluk hapishanesine saldırdı, fakat Alrich çoktan oradan götürülmüştü.

Galaktik İç Savaşın zıt taraflarında yer alan iki Mandalorian grubu, Mandalore’un kontrolü için savaştı.

Sabine Darksaber’ı Kryze’a teklif etti, ancak kız kardeşi Satine gibi bir lider olmadığı için Bo-Katan bunu reddetti. Birlikte süper komandoların koruduğu bir konvoya saldırdılar. Daha sonra Alrich’i kurtarmayı başardılar. Fakat komandolar ve İmparatorluk, Wren ve Kryze Klanları’nın sayısız savaşçısını parçalayan ‘Düşes’ lakaplı Arc Pulse Jeneratörü silahı prototipiyle donatılmış bir AT-DP konuşlandırdı. Saldırıdan sadece Tristan ve Ursa kurtuldu. Hayatta kalanlar daha sonra tekrar bir araya geldi. Sabine silahın geliştirilmesindeki rolünü telafi etmek için Bo-Katan’la beraber Vali Tiber Saxon’un Sundari yakınlarındaki Star destroyerine gizlice girerek silahı yok etmeyi planladı.

Birleşen Mandalorianlar ve Asi kuvvetleri Saxon’un Star destroyerine sızmayı başardı. Çatışmanın ardından Düşes’i ve Saxon’un gemisini imha ettiler. Savaştan sonra, Leydi Bo-Katan, Darksaber’ı ve Mandalorian klanlarının liderlik görevini üstlendi. Vizsla, Wren, Kryze, Rook, Eldar klanları ve kalan tek Usta Koruyucu Rau, yeni Mand’alor’a bağlılık sözü verdi.

Arc Pulse Jeneratörü Wren Klanı’nı savaşçısının beskar zırhını hedef alıyor, Arc Pulse Jeneratörü (Düşes) ve Tiber Saxon’un Star Destroyeri

İmparatorluk sonrası

“Gücümüz bir zamanlar sayımızdan geliyordu. Şimdi gölgelerde yaşıyoruz ve yeryüzüne her seferinde tek tek çıkıyoruz.”

―Paz Vizsla

Din Djarin

Büyük Katliam’dan sonra hayatta kalan Mandalorianlar saklandı, Mandalore halkının tamamen yok olduğuna inanılıyordu. 9 YSS civarında bir kabile, galaksinin dış kısımlarında bir gezegen olan Nevarro’da gizli bir yerde saklanıyordu. Üyelerinden biri ödül avcısı Din Djarin’di. Bazı üyeler Mandalorian’ın (Din Djarin) bir İmparatorluk kalıntısı ile iş yapmasından hoşlanmadığı için aralarında iç çatışma doğmuştu. Mandalorian, Ödül Avcıları Loncası’na karşı geldiğinde, kabile onu korumak için saklandığı yerden çıktı. Ancak açık savaşa girdikleri için kabile saklandığı yeri değiştirmek zorunda kaldı.

 

Gideon’un İmparatorluk kalıntısı

Kabile’nin saklanma yerini değiştirme girişimlerine rağmen grubun büyük bir çoğunluğu Gideon’un İmparatorluk kalıntısı grubu tarafından öldürülmüştü. Hayatta kalanlar arasında bir Mandalorian zırhçısı vardı. Diğerlerinin Nevarro’dan kaçtığı tahmin ediliyordu. Zırhçı daha sonra Din Djarin’in klanını kurdu. Klan Djarin ve Yoda’nın türünden bir “Çocuk”tan oluşuyordu.

Din Djarin’in klan logusu ve Çocuk

Galakside Mandalorianlar

Mandalorian zırhı galaksideki birçok kişinin kalbine korku salıyordu. Trandoshalı avcı Garnac, Yeni Mandalorian savaşçılarından birinin kaskını ödül olarak saklarken; ödül avcıları Jango Fett ve Boba Fett Mandalorian zırhını giyerek halklarının hatırasını Galaktik İç Savaşta canlı tutmuştu. Jango’nun zırhı kendisinden klonlanan askerlere ilham vermiş, İlk Düzen’in stormtrooperlarına kadar devam eden bir tasarım silsilesini başlatmıştı.

Din Djarin ve “Çocuk”, Büyük Katliam’dan sonraki yıllarda kendi Mandalorian klanlarının üyeleriydi.

Büyük Katliam’ın ardından Mandalorianların çoğu öldürüldü, bu da onları galakside nadir görülen kişiler haline getirdi. “Kabile” olarak bilinen grup hayatta kaldı ve Nevarro’da saklandı, ancak daha sonra çoğu İmparatorluk kalıntısı tarafından yok edildi. Akabinde Din Djarin, kendi klanından kabul ettiği Çocuk’un ait olduğu yeri galaksi boyunca aramakla görevlendirildi. Ayrıca Takodana gezegenindeki Maz Kanata’nın kalesinin girişini bazı Mandalorian savaş sancakları süslüyordu.

Sahne arkası

Joe Johnston’ın “süper komandolar”ını gösteren konsept çalışması

The Empire Strikes Back prodüksiyon aşamasındayken Mandalore sisteminden gelen, zırhlarına tümleşik silahlarla donatılmış bir “süper komando” ekibi fikri vardı. Kostüm prototipi Boba Fett için yeniden boyandı ve Mandalorianlar fikri Donald F. Glut’un The Empire Strikes Back romanında sözlü olarak sunuldu. Romanda bahsedildiği gibi, artık Mandalorianlar “Klon Savaşları’nda Jedi şövalyeleri tarafından mağlup edilen bir grup kötü savaşçı” olarak hayal ediliyordu. Fett’in popülaritesi Genişletilmiş Evren edebiyatına ilham verdi. Kendisinin ve babasının tıpkı zırhlarının da olduğu gibi Mandalorian olduğu kabul ediliyordu.

Klon Savaşları’nın ikinci sezonunda Mandalorianları tanıtma zamanı geldiğinde George Lucas ve Dave Filoni, Genişletilmiş Evren’de Mandalore’un durumuna baktılar ve tarihlerini ana hatlarıyla korumaya karar verdiler. Mandalorian tarihinin çoğu Legends oldu ve Canon olarak kabul edilmedi.

Filoni, Mandalorian halkına “İskandinavımsı” bir izlenim vermek istedi. Klon Savaşları sanat departmanı Fett’in zırhına baktı ve açılarını, özellikle göğüs plakasındaki elmas şeklini Mandalorian estetiğine uygun şekilde yeniden yorumladı. Filoni ve Lucas, eski Mandalorianların özel zırhlar giyen karman çorman bir savaşçı çetesi değil, düzenli bir ordu olduğunun açıklığa kavuşturulması gerektiğini düşündü. Bu nedenle Death Watch tek tip zırhta görünecekti. (Bu karar Boba Fett’in zırhını da benzersiz kıldı.) Filoni, Fett’e bu sıra dışı zırhını sağlayan Mandalorianların nasıl paralı askerler haline geldikleri sonunda göstermeyi umuyordu. Death Watch, dördüncü sezonun “A Friend in Need” bölümünde yeniden ortaya çıktığında karakterlere daha çeşitli ekipmanlar verildi. Lucas’ın tasvir ettiği “motorcu çetesi hissi”ni yakalamayı başardılar.

Boba Fett’in zırhı

Klon Savaşları iptal edilmeden önce Mandalore Kuşatmasını işeyecekti. Yazar Henry Gilroy, Mandalore’un büyük ihtimalle İmparatorluk’tan önce Cumhuriyet tarafından işgal edileceğini söyledi. Mandalore’un önemi nedeniyle gezegeni yönetecek yeni bir Mandalorian kukla lideriyle “yumuşak bir işgal” yapılacağı hakkında yorumda bulundu. Star Wars Asiler, Bo-Katan Kryze adlı Mandalorianın kuşatma sonrasında Mandalore valisi olduğunu ve Cumhuriyet’in bitişinden sonra İmparator Palpatine tarafından görevden alındığını doğruladı. Kuşatma daha sonra Disney+’daki Klon Savaşları’nın 7. sezonunda işlendi.

KaynakWookieepedia
Önceki İçerikLucasfilm Mando Mondays Günlerini Duyurdu
Sonraki İçerikSideshow Collectibles The Mandalorian Premium Format Figürü
Mehmet Ali Dede
Star Wars Evreni'nde çevirmen, yazar.