Star Wars’un en köklü serilerinden biri olan Knights of The Old Republic oyun serisinin ilk oyunu 2003 yılında hayranlarıyla buluştu. Oyun çıktığı dönem büyük ses getirdi. RPG alanında uzman olan BioWare daha önceden Baldur’s Gate ve Neverwinter serilerinde olduğu gibi bu sefer de inanılmaz bir işe imza attı. Hikayesi, karakterleri ve evreni ile bizi kendine hayran bırakan bu oyunu gelin bir de beraber yakından inceleyelim.
Star Wars: Knights of the Old Republic, bizi filmlerin geçtiği zaman diliminden 4000 yıl geçmişe götürüyor. 4000 yıl önceki Star Wars evreni aslında düşündüğünüz kadar geri değil, yapılar ve gemiler hala teknolojinin sınırlarını zorluyor ve ışın kılıçlarımız hala var.
Hikaye
Oyunun hikayesi tam olarak Jedi’lar ile Sith’lerin savaşının tekrardan patlak verdiği bir noktada başlıyor. Mandalorian savaşlarında kendini kanıtlayan Jedi Generali Revan, yanında Jedi’lar ve Cumhuriyet askerlerinden oluşan devasa bir orduyla gerçek kötülüklerle yüzleşmek için ‘Foreign Regions’a gider. Ancak Revan geri döndüğünde eskisi gibi değildir, o artık bir sith lordudur. Yanında çırağı Darth Malak ve devasa ordusu ile kendi Sith İmparatorluğunu kurarak Cumhuriyet’e ve Jedi’lara savaş açar. Darth Revan hızlıca Cumhuriyetin direncini kırar ve Mandalorian savaşlarından yeni çıkmış Cumhuriyeti gafil avlar. Ama her nasılsa umut ölmüyor. Bastilla Shan adlı genç bir Jedi şövalyesi, savaş meditasyonu isimli ileri seviye bir güç yeteneğinde ustalaşır, böylece Cumhuriyetin kendine olan güveni artar. Savaşın en kızıştığı muharebelerden birinde Bastilla Shan ve bir grup Jedi şövalyesi, Darth Revan’ın komuta gemisine çıkar ve onunla yüzleşmek için köprüye giderler. Darth Revan da onları beklemektedir. Dövüş, Darth Revan’ın üstünlüğüyle başlar ancak Darth Malak’ın komuta gemisi Leviathan’dan gelen lazer atışları geminin köprüsünü yok eder. Bastilla ve Jedi’lar sağ kalırlar ancak Revan enkazın altında kalır. Gerçekleştirdiği bu ihanetten sonra Darth Malak, Sith imparatorluğunun başına geçer. Bu muharebe’den aylar sonra, Bastilla Shan’ı taşıyan bir Cumhuriyet gemisi olan Endar Spire’da oyuncu olarak gözlerimizi açarız. Oyunda gördüğümüz ilk karakter olan Trask Ulgo’nun meşhur sözlerini duyarız. Endar Spire saldırı altındadır ve bizim yardımımıza ihtiyaçları vardır.
“We’ve been ambushed by a Sith battle fleet! The Endar Spire is under attack. Hurry, we don’t have much time!”
– Trask Ulgo
Karakterler
Karakter açısından oyunda yönetebildiğimiz birbirinden eşsiz 9 karakter var. Hepsinin kendilerine ait hikayeleri var. Onlarla iletişiminiz arttıkça, size güvendikçe onların geçmişlerini ve amaçlarını öğrenebiliyorsunuz. Her karakter size Star Wars evreni ve güç hakkında hiç bilmediğiniz yeni bilgiler katıyor. Yaklaşık 40 saatlik oynanış süresi olan bu oyun, bir süre sonra karakterleri sizin bir parçanız haline getiriyor.
Oynanış
Oynanış olarak kendine özgün bir savaş sistem yaratan oyun, en basit tabirle sıra tabanlı dövüş sistemini kullanıyor. Oyun bizden bir parti oluşturmamızı istiyor, yanımıza seçtiğimiz iki karakter ve kendi karakterimizle serüvene atılıyoruz. Oyun bize karanlık taraf mı aydınlık taraf mı diye seçme şansını elbette sunuyor ve seçiminiz doğrultusunda çeşitli güç yeteneklerine ulaşabiliyoruz. Oyunda daha önce hiç görmediğiniz güçler ve yetenekler var. Kendi silahlarımızı ve zırhlarımızı özelleştirebiliyoruz. Bunun yanında da pek çok ünlü Star Wars karakterinin eşyalarına da denk gelebiliyoruz. Oyun RPG sistemi olarak Dungeons & Dragons‘dan da aşina olduğumuz d20 sistemini kullanıyor.
RPG öğelerinden bahsedecek olursak. Oyun klasik bir RPG ve çevredeki hemen hemen tüm NPC’ler ile etkileşime geçebiliyoruz, vereceğimiz cevaplar ve alacağımız kararlar oyunun ilerleyişini bir ölçüde etkiliyor ve seçeceğimiz taraf doğrudan oyunun sonunu etkiliyor. Oyundan tam deneyim alabilmek ve tüm hikayeyi öğrenebilmek için oyunu her iki tarafta da bitirmeniz gerek.
Gezegenler
Oyunda birbirinden farklı uluslara ve kültürlere ev sahipliği yapan 7 gezegen var, hepsinin geniş sayılabilecek bir açık dünyası var. Her gezegende farklı simalar ile tanışıyor ve birbirinden farklı görevleri yerine getiriyoruz. Bu gezegenler; Taris, Korriban, Tatooine, Dantooine, Manaan, Kashyyyk ve Yavin’in yörüngesindeki bir istasyon. Hemen hemen her gezegende Cantina‘larda takılabilir, Pazaak oynayabilir, düellolara katılabilir ve Swoop yarışlarına katılarak galaksi şampiyonluğu için yarışabilirsiniz.
Söylemeden edemeyeceğim, oyun en az Luke’un babasının Darth Vader olduğunu öğrenmesi kadar büyük bir plot twist de içeriyor.
Müzikler ve Seslendirme
Oyunun müzikleri en az filmlerdeki John Williams tarafında yapılanlar kadar iyi. Orijinal müziklerden duysak da çoğunlukla oyuna özel olarak yapılanları duyuyoruz. Oyunda tüm karakterlerin seslendirmesi mevcut, Twi’lek’inden Wookiee’sine kadar. Oyunu bitirdikten sonra otomatik olarak Twi’lek dilini öğrenmiş oluyorsunuz. Bu oyun için nerdeyse 15 bin diyalog ve 3 bin karakter seslendirilmiştir. Tabii ki çoğunu aynı ses aktörleri seslendirdi ama dönemine göre inanılmaz bir işti.
Detaylı İnceleme
(Yazının bu bölümü spoiler içermekte)
Karakterleri yakından tanıyacak olursak:
Bastilla Shan: Jedi Konseyinin gözdesi ve tek umudu. Bastilla, ustalaştığı savaş meditasyonu yeteneği ile savaş sırasında meditasyon yaparak askerlerin moralini ve gücü arttırabilir. Böyle önemli bir yetenekte ustalaştığı için nerdeyse savaşın her cephesinde ona ihtiyaç var ve bu sorumluluğu yüzünden üzerinde büyük bir baskı var.
Carth Onasi: Usta bir savaşçı ve uzman bir pilot. Cumhuriyete hizmet eden Carth Onasi, Ender Spire’da karşımıza çıkan ikinci karakter. Acı dolu geçmişi ve uğradığı ihanet yüzünden güven problemleri yaşayan Carth, oyuncuya güvenmekte de sorunlar yaşıyor. Ancak bir kez kabuğunu kırdığınızda her zaman yanınızda olan ve size destek olan bir arkadaşa dönüşüyor. Carth’ın hikayesinde büyük bir rol oynayan oyuncunun görevi onun en büyük nefretini yok etmek.
Mission Vao: Taris gezegenin pis ve karanlık alt şehirlerinde karşılaştığımız küçük Twi’lek kızı Mission, aslında sadece çete savaşlarının arsında kalmış, gidecek veya güvenecek kimsesi olmayan bir çocuk. Yoldaşı Wookiee Zaalbar ile Taris’in alt şehirlerinde yaşam mücadelesi vermekte.
Zaalbar: Babası tarafından sürgün edilmiş ve kabilesini yüzüstü bırakmış olan Zaalbar için Kashyyyk artık sadece bir hayal. Yaptığı bilinçsiz yolculuklar onu en son Taris’in acımasız alt şehirlerine kadar getiriyor. Mission’la çok iyi anlaşan Zaalbar, onu koruyup kolluyor. Herkes bir wookie’nin gücünden korkar. Bir görevde hayatını kurtardıktan sonra Zaalbar yaşamını oyuncuya adıyor ve ekibe katılıyor.
Juhani: Dantooine’deki Jedi akademisinde karşılaştığımız Juhani sadece kafası karışık bir padawan. Yanlışlıkla verdiği bir karar yüzünden büyük bir acı çekiyordu ve bu acısı onu karanlık tarafa yöneltti. Artık Juhani’yi karanlığından kurtarmak veya onu karanlığı ile birlikte yok etmek oyuncunun elinde.
Jolee Bindo: Kashyyyk’ın derinliklerinde karşılaştığımız bir bilge ve eski bir Jedi olan Jolee belki de güç ve felsefesi hakkında bize en çok bilgi veren kişi olabilir. Görkemli günlerini artık geride bırakan Jolee ne aydınlığı ne de karanlığı savunmakta. O sadece dengeye inanıyor ve Kashyyyk’ın unutulmuş bir köşesinde bir başına yaşıyor.
Canderous Ordo: Eski bir Mandalorian Neo-Crusader olan Canderous, Mandalorian Savaşlarından sonra kaybetmenin acısıyla paralı askerliğe başlayan biri. Onunla ilk karşılaşmamız, Taris’in alt şehirlerine indiğimiz ilk anda başlıyor. Canderous, Taris’te sözü geçen zengin bir kaçakçı olan Davik için çalışıyor ve günlerini onun pis işlerini yaparak geçiriyor. Zaman ilerledikçe ve bize güvendikçe Mandalorian Savaşları, Revan ve kendi maceralarına dair öyküler dinliyoruz. Öyle ki Mandalorian’ların ne kadar şerefli olduklarını ve marifetli bir düşmana nasıl sempati duyabileceklerini görüyoruz.
T3-M4: Taris’de bir görevde ekibe katılan T3 bir astromech. T3, R2-D2 orijinal seride neyse burada da o görevi görüyor. Tek fark T3 ondan bile çılgın.
HK-47: Karanlık tarafın vücut bulmuş hali olan bu suikast droidi sadist tavırları ve absürt mizahı ile kendi yerini garantiliyor. Tatooine’de çürümeye terk edilmiş droidimizi bir yedek parçacıdan kurtardıktan sonra bizi sahibi olarak belirliyor ve bize hizmete başlıyor. Zamanında bizzat Darth Revan tarafından yapılıp modifiye edilen HK-47, öldürme konusunda (özellikle jedi) uzman bir suikast droididir.
Darth Malak: Oyunun baş ve takıntılı kötüsü. Bastilla Shan’ı yakalamak uğruna elinden geleni ardına koymayan, sinir bozucu ve çoğu kişi tarafından en az sevilen Sith lordu. Darth Malak uzun süre Darth Revan’ın gölgesi altında kaldıktan sonra bildiği tek yolla, ihanetle ustasını tuzağa düşürerek yönetimi ele almıştır. Ancak bu hareketi Sith İmparatorluğunu felakete sürüklemiştir çünkü o bir Revan değildir. Vizyonsuz oluşu ve tek amacının Bastilla’yı yakalamak oluşu ile en başarısız Sith imparatorudur.
Ebon Hawk: Kaçakçı Davik’ten çaldığımız kargo gemimiz. Ebon Hawk aynı Millennium Falcon gibi bir kaçakçı kargo gemisi. Ebon Hawk aynı zamanda sektörün en hızlı gemisi ve büyük bir şöhreti de var. Yolculuklarımızda bize yardım eden bu gemi, bizim için bir üs görevi görmekte.
Biraz genel bilgi ve amaç
Darth Revan, kadim bir silah olan Star Forge’u yeniden uyandırır. Yıldızların gücünü emerek eşi benzeri görülmemiş droid orduları yaratan bu devasa uzay istasyonu Cumhuriyet’e büyük acılar çektirir. Emrinde nerdeyse sınırsız ordu ve imkan olan Darth Revan’ı durdurabilecek hiçbir güç yoktu. Oyunda amacımız her gezegenden kadim yıldız haritalarını toplayıp unutulmuş ve bir zamanlar tüm galaksiyi köleleştirmiş bir ırk olan Rakatan’ları bulmak ve Star Forge’u nasıl durduracağımızı öğrenmektir.
Sonuç
Şüphesiz Knights of the Old Republic serisi hala gelmiş geçmiş en iyi Star Wars oyunu ve serisi. Oynayanların defalarca bitirdiği, hikayesi ve karakterleri ile bizi kendine hayran bırakan, oyun dünyasında da önemli bir yeri olan bu seri ne yazık ki Star Wars’un haklarının Disney’e geçmesi ile son buldu. Harika iki oyunun ardından üçüncüsünü görememek bütün hayranları üzse de her zaman hatıralarımızda yaşayacak.