Genişletilmiş Evren (Expanded Universe)

star-wars-eu-sw-evreni

Bu sayfada Star Wars‘un filmler dışında genişletilmiş evreni (Expanded Universe) hakkında özet bilgiler bulunmaktadır. 

Eski ve Gizemli Güçler

En eski ve baskın uygarlıklar geride bıraktığı dev yapılarla tanımlanabilir. Bazı noktalarda ise asla tanımlanamaz. Gizemli mimarlar “Centerpoint İstasyonu Repulsorlift Motorunu” kullanarak 5 tane gezegeni “Corell Yıldızının” çevresine çekip “Corellian Yıldız Sistemini” yaratmıştır. Bu mimarlar aynı zamanda Maw adı verilen, “Kessel” yakınındaki olağandışı karadelik çöküntülerine neden olmuş ve “Rafa” sisteminin gelişmiş “Sharu” ırkını korkutarak primatlık kültürüne zorlamış olabilirlerdi. Bu mimarlar Corelia sistemine “Drall”, “Selonian” ve “İnsanlarla” (çekirdek dünyası olan Corusanttan çıktığı düşünülen hırslı bir ırk) birlikte yerleşmişlerdir.

Coruscant’ın insanları gezegenlerinin tam yönetimine insan benzeri, gri derili Taung isimi verilen bir ırkı efsanevi birkaç savaşta yenerek gelmiştir. İnsanlar ani bir volkanik hareket ana üslerini yokedince neredeyse yok olma sınırına geldiler. Bu kara külden kule Taung ordusunun üstünde 2 yıl kaldı ve taunglar Gölgenin Savaşçıları (Dha Werda Verda) isimini aldılar. Corusantı tekrar ele geçirdiler ve Taunglar “Mandorilian” isimini aldılar. (Bunu eski Taung yazıtları ile Mandorilian dili arasındaki benzerliklerden yola çıkarak bulunmuştur)

Galaksi Merkezinde büyük beyinli “Columi” ırkı gezegenler arası uzay savaşı kapasitesini, Columnus gezegeninde izole edilmiş bir yaşama çekilmeden önce, Corusantın “primat” insanlarından 100.000 yıl önce keşfetmişlerdir. Dış halkada ise “Gree Uygarlığı” yükseldi ve henüz bile çözülmeyen uzaylı teknolojileri yarattılar. Gree Uygarlığı, Columni ırkı ile aynı zamanlarda güçlerinin doruğuna ulaşmıştır ancak modern Gree ırkı çürüyen yapıların bakımcıları haline gerilemişleridir. Gree Uygarlığının karşıtı olarak kertenkele benzeri Kwa ırkı Sonsuzluk Kapılarını yarattılar. Bilinmeyen faktörler Kwa ırkının yıkımına neden olmuştur ve sonunda basit zekalı “Dathomir’in Kwi Kertenkelelerine” dönüşmüşleridir.

İlk İmparatorluklar

Y.S.Ö 30.000 yıl kadar öncesinde “Rakata” ismindeki ırk gelişmelerinin en yüksek noktasını yaşadılar. Rakatan “Sonsuzluk İmparatorluğu” Dantooine ve Honoghir kadar uzak dünyalar arasında yayıldılar. Ancak sayı olarak o kadar fazla gezegen yoktu. Rakatanlar “Güç’ü” kullanarak teknolojilerini ateşlediler ve hiperuzaydan geçerek güç izleri taşıyan diğer gezegenlere ulaşmalarını sağlıyan uzaygemisi motorları yaptılar. Rakatanın ele geçirdiği gezegenlerde bıraktığı hazineler, “Kashyyyk’teki” aşırı ekolojik büyümeler gibi garip yan etkiler yaratmıştır.

Rakatanlar zamanla kendi güçleri yüzünden kibirli oldular. Ele geçirdikleri gezegenlerin tüm nufuslarını köleliğe sürüklediler. Bunlara Duros, Corusant İnsanları ve Corellia’nın üçlü ırk karışımıda dahildir. Sonunda kendi yüceliklerine bir anıt olarak “Yıldız Örsü” (Star Forge-KotOR)” denilen yaratıcılarına saf uzayboşluğu maddelerini kullanarak istedikleri şeyleri yaratıcak canlı uzay istasyonunu yaptılar. Yıldız Örsü yaratıcıları Rakatanın saf nefretinden beslenir ve yaradılışının karanlığını yansıtır ve ırkları trajediye sürükleridi.

Sonsuzluk İmparatorluğun Çöküşü

Sonsuzluk İmparatorluğunun yıkılışının ana nedeni yaklaşık 25.200 Y.S.Ö tarihinde oldu. Sadece Rakata ırkını etkileyen bir salgın hastalık krallığın her bir köşesine yayıldı ve bilyonları öldürdü. Köleler ise bu durumu fırsat bilip koloniler üzerindeki Rakata yönetimini kırdı. Sonunda virüsün bir mutasyonu hayatta kalan Rakatalıları güç kullanma yeteneğinden yoksun bıraktı. (Büyük ihtimalle midiclorianlara saldırmıştı) Rakata iç savaşa düştü, sonra teknolojilerini kullanmayı unutan ırk barbarlaştı. Yukarıda, yörüngede yıldız örsü bomboş duruyordu.

İnsanların Gelişmesi

Rakatalıların baskısından kurtulan Corusant gelişmeye devam etti. Gezegen milyarlarca insana yaşam verdi yinede vatandaşları yıldızlara ulaşma isteklerini gerçekleştirmekte başarısız olmuşlardı. Tek bir gezegenle limitli olmanın sonucu olarak gezegenin kaynaklarını tükettiler. “Uyku Gemileri” isimi verilen(yolcularının dondurulduğu ve diğer yıldızlara varmaları yüzyıllar alan gemiler) kullanılmaya başladıklarında, endüstriyel gelişme gezegenin her tarafını boğmuştu ve gezegeni duman ve buhar altında bırakmıştı.

Uyku gemilerinini içinde Corusantlı koloniciler Alsakan, Metellos, Axum ve Alderaan (yaklaşık 27.500 Y.S.Ö) gibi komşu gezegenlere yayıldılar. Alderaanda Kiliks isimli böceksi ırkın terkedilmiş yuvalarına rastladılar, yinede dünyayı ele geçirdiler.

İnsanların Hiperuzay Teorileri

Hiperuzay Teorilerindeki gelişmeler “Hiperuzay Topları (Hyperspace Cannons)” isimi verilen teknolojinin gelişmesine olanak sağladı. Bu toplardan hiperuzaya fırlatılan gemiler bir çekim kullanıp gerçek uzaya geri dönebiliyorlardı. Ancak geldikleri yere gitmek için 2. bir topa ihtiyaç duyuyorlardı. Duros ırkı ile birlikte çekirdek dünyaları arasında bir top ağı kuruldu

Rakatalılarla yaşadıkları deneyimlerin çekirdek insanlarına bir pozitif etkisi olmuştu. Corellia ve Duro’daki bilim adamları Rakatalıların hiperuzay teknolojilerini araştırmak için tek başlarına deneyler yaptılar. Eğer teknolojiyi kopyalayabilirseler çekirdek puhalılık ve mesafe ile bölünmüş koloniler grubu olmaktan kurtulacaktı.

Yağmacı İmparatorluğu

Hiperuzay araştırmalarının başarıya ulaşmasından önce galaksi “Xim’le” yarışmak zorundaydı. “Tion Çöküntüsü” olarak bilinen bölgede uzaylı sürgünler ve eski bir çekirdek dünyası koloni gemisi insanların soyundan gelenlerden oluşan yeni bir güç yüzyıllar boyunca yükselmişti. Onların hiperuzay motorları Rakatan teknolojilerinin birbirine birleştirilmiş halleriydi. Sabit pozisyonlu hiperuzay işaretçileriden oluşan ve belirlenmiş bir bölgede yolculuğa izin veren fakat bu işaretçi ağından çıkılırsa ölümcül tehlikeleri olan bir yöntemdi. Tionlular henüz Perlemian süper hiperuzay yolunun uzunluğunu tamamen keşfetmemişti ve çekirdek dünyalarında izole kaldılar. Ancak arada sırada genç Hutt imparatorluğunun genişleyen sınırlarına saldırdılar.

“Korsan Kral Xim” gezegenleri yağmalayıp yeni ele geçirdiği bölgelere valiler atayarak Tion sınırlarını oldukça genişletti. Kanasusamış bir yağmacı olan Xim’in babası bir jenerasyon öncesindeki Cronyalı akınları sırasında Tion’un bir bölgesini Cron Krallığı olarak kendine aldı. Xim zamanla “Despot” olarak bilindi. Babasının kasalarından hesaplanamaz miktarda hazine çaldı ve Dellalt’taki geniş binalara sakladı. Xim’in 25 yıllık yönetiminde Hutt İmparatorluğu tarafından “Si’klaata Çöküntüsündeki” Ventor’da bir filosu yokedildi. Bunu iki savaş izledi, ancak bu noktada Huttlar Ventor Antlaşmasını imzalamış ve Klatonian, Vodran ve Niktoları kendilerine kalıcı köleler olarak bağlamışlardı.

3. Ventor Savaşında (25. 100 Y.S.Ö) Huttlarların tarafındaki orduya zorla alınmış kişiler Xim’in savaş droidlerini yendi. “Hutt Kossak” zafer ilan etti ve Xim Kossak’ın mahsenlerinde utanç içinde öldü. Tion Çöküntüsü birbiri ile çatışan birçok eyalete bölündü.

Galaktik Cumhuriyetin Kurulması (25.000 Y.S.Ö)

Corellialı bilim adamları, Rakatalıların hiperuzay teknolojisini mükemmelleştirdiler ve Güç’ü kullanarak çalışan parçaları için yedekler yaptılar. Bu sayede uzaygemileri Corellia, Corusant, Duro ve Alderaan arasında birkaç günde yolculuk yapabiliyorlardı. Çekirdekteki dünyalar demokratik bir bağ oluşturdular ve kendilerine GALAKTİK CUMHURİYET adını verdiler. Perlamian ticaret yolunun bulunması Corusantı, uzaktaki Ossus gezegenine bağladı ve Jedi’lar Cumhuriyetin koruyucuları görevini üstlendi.

Şövalyelerin Geçmişi

Jedi’ların doğumu ile ilgili çok az şey bilinir. Güç’ü kullanma araştırması(ve midiklorian denilen mikroskobik güç taşıyan simbiyotların bilimsel açıklaması) daha önce Had Abaddon ve Ondos kadar uzak gezegenlerde bulunan Chatos Akademisindeki Paladinler, Palawa’nın Takipçileri ve Gizemli Dai Bendu Tarikatı tarafından yapılmıştır. Fakat Jedi’ların doğuş noktasının Tython denilen, birçok güç kullanıcısının Ashia ismini verdikleri bir pozitif enerji dalgası ile kuşandıkları bir yer olduğuna inanılmaktadır. Güç’ü kendi çıkarları için kullanmak isteyenler sonunda gezegeni Güç Savaşları(Force Wars) denilen bir çatışmaya sürüklemiştir. Bu çatışmanın küllerinden Tython’un güç kullanıcıları Jedi Birliği, Güç’ü harmoni, barış, bilgi ve sakinlik için kullanan keşiş-savaşçı tarikatı, olarak doğmuştur.

Tython Jedi’larının gelenekleri Jedi Dökümhanesi (Jedi Forge) denilen bir geleneğe sahiptir. Burada güç kullananmada geleceği olan kişiler metal kılıçlara güçlerini aktararak onların doğaüstü bir keskinlik ve güce sahip olmalarını sağlamışlardır. Zamanla Tython Jedi’ları dünyalarının dışından tehtitlerle karşılaştılar. Bu gelişmiş dünya dışı teknolojiyi kullanarak jedi dökümhaneleri bir lazer ışınını dondurmayı başardılar. Bu zamanla ışın kılıcı isimi verilen silaha dönüştü. Diğer dünyaları baskıdan kurtarma görevini üstlenen aktif Tython jedi klanı galaksiye gitmeye karar verdi. Bu savaşçılar Jedi Şovalyeleri olarak bilinir.

Zamanla Jedi fesefesi Ossus gezegeninde kök saldı. Güç karanlık ve aydınlık taraf yönelimlerine ayrılarak anlaşıldı. Bu iki tarafta yaşıyan Güç’ün (yaşam enerjisinin anlık yansıması) ve birleşik Güç’ün(kehanet ve kaderin kozmik açıklanması) özelliklerini taşıyordu. Jedi’lar Güç savaşlarından beri ilk gerçek testlerini(Tython tarihinde Bogan olarak bilinen) karanlık tarafı kullananlar Lettow Lejyon’larını kurup genç Jedi Birliğine savaş açınca verdi.

Jedi’lar savaşta başarılı oldu. Lettow Lejyonlarının generali Xendor hayatını Jedi’ların elinde kaybetti, ancak sevgilisi Arden Lyn gizemli bir uykunun içine girdi ve imparatorluk zamanına kadar uyanmadı. Bu savaş Güç’ün aydınlık ve karanlık tarafının ilk sürtüşmelerinden biri olarak kabul edildi.

Gelişmeler

Zamanla öncüler Corellia Hiperuzay Yolunun bir bölümünü ortaya çıkardı ve bu yol ile Perlemian Ticaret yolunun yarattığı üçgen şekline “Dilim(The Slice)” adı verildi. Hiperuzayın özellikle Corusantın batısına doğru uzayan bölümünde birçok anomali gösterdiği ve zamanın Galaktik Cumhuriyet teknolojilerine neredeyse geçilmez olduğu için gelişme doğuya doğru devam ederek Dilim doldurulmaya başlandı. Zamanla koloni gemileri yaşanabilir gezegenler buldu ve daha dilimin dışarısında coloniler bölgesini kurdular. Ossus ve diğer koloniler vahşi uzay olarak bilindi. Galaksinin büyük bölümü bilinmeyen bölgeler damgasını yemişti. Durolar Nemodia ve birkaç başka yerde şehirler kurdu. Aynı zamanlarda Jedi’lar Caamas insanları ile güçlerini(force değil power olarak geçiyor) düzgün kullanmaları için konuşmalar yaptılar.

Cumhuriyet çekirdek ve kolonilerde yerleşirken Ossus bir kale oldu ve (yıkılan Tion ile Huttlara karşı) Parlemian yolunun bir işgal koridoru haline gelmesini engelledi. Düşmanları kapıdayken Cumhuriyet, Corusantın isteyebileceğinden daha hızlı bir şekilde 1000 yıl kadar gelişti. (Bunun büyük bölümünü bağımsız eyaletlerin kendileri Huttlardan korumak için yaptıkları antlaşmalara borçlular. )

Sınır Savaşları (24. 000 – 20. 000 Y.S.Ö)

24.000Y.S.Ö civarında savaş patlak verdi. Cumhuriyet ve Tion filoları Parlemian yolu boyunca Corusant ve Desvero gibi başdünyalara basınç bombaları atarak gidip geldi. Cumhuriyet, ajanları Hutt sınırlarında sorunlar çıkarıp Huttların öfkelerini eski düşmanları Tionlara çevirince zafer ilan etti. Bir yüzyıl içinde Tion Çöküntüsünün büyük bölümü Corusantla bir araya geldi.

Cumhuriyetin sınırları zamanla gelişmesine rağmen bazen mantıksız biçimdeydi. Sınırların yapısı dengesizdi, bazı koloniler ışıkyılları boyunca bilinmeyen uzayla çevriliydi. Bunun nedeni hiperuzayın bir fonksiyonuydu. Hiperyollar olarak bilinen yollar yolculuğun ve ticaretin ana taşları olmuştu. Fakat bu yolları bulmak zordu. Cumhuriyet sakince doğuya ilerlerken Dilim yönbulunabilir bölgenin kalbi olarak kaldı. Zamanla kuzey ve güney sınırlarınıda genişletmeye başlasada galaksinin büyük bölümü bilinmezlik içindeydi. (Ord Mantell(12. 00 Y.S.Ö) ve Malastare(8. 000 Y.S.Ö) gibi izole edilmiş koloniler dışında)

Corusant, cumhuriyetin kalbi olarak 0-0-0 kordinatlarını aldı. İlk koloni çalışmalarının sonucu olarak çoğu bölge ilk sayıyı + olarak aldı ve bunu bir gurur kaynağı olarak gördü.
Cumhuriyet Dışında kolonizasyon çalışmaları Taung(corusantta yaşıyan insansılar. ) sürgünleri arasında görüldü. Yerleştikleri gezegene liderleri 1. Mandalore anısına Mandalore dediler. Gezegende yaşıyan Mamut benzeri canlıları avlayıp kemiklerini kullanarak korkutucu şehirler yaptılar.

Diğer Gelişmeler (20. 000 – 8000)

Bu devirde cumhuriyet büyük gelişmeler yaparak sonradan “Genişleme Bölgesi” olarak bilinen yere doğru ilerledi. Ancak Alsakan kolonisinin Corusantın cumhuriyet merkezi durumunu kendisine istemesinden çıkan bir sürtüşme yüzünden durakladı. Birbirleri ile politik ve ekonomik olarak çatışan iki taraf sonunda sıcak çatışmaya girdi. Bu çatışmaların çoğu genişleme bölgesindeki koloniler arasında oldu. Yinede bu durum sivil savaşa dönüşmedi. Fakat bunun gibi 17 başkaldırma olayı oldu. (17000-3000 Y.S.Ö)

Cumhuriyet kendini ilk Alsakan çatışmasına vermişken, Arkania’lı genetikçiler akıllı populasyonlar üzerinde çalışmalar yaptı.
Altı kolu olan Xexto isimli bir ırkı ana dünyası olan Troikenden alıp Quermian isimli yeni bir ırka dönüştürdü ve başka bir gezegene bıraktı

15. 500 Y.S.Ö Dış halka öncüleri Duinuogwuin isimli daha genel olarak yıldız ejderleri diye bilinen bir türle karşılaştı. 50 metre boyundaki atomik ateş püskürten canlılar uzayda geziniyordu. Felaketle sonuçlanan ilk karşılaşmadan sonra yüzlerce Duinuogwuin gemileri Corusanta kadar izledi ve saldırdı. Yüce Başkan Fillorean bu çarpışmalara Yıldız Ejderi Filozofu Borz’Mat’oh ile anlaşma imzalayarak son verdi. Sonrasında ikisi Corusant Üniversitesini kurdular.

Bu süre içinde Jedi’lar ışın kılıçlarını geliştirmişti. Fakat bu ilk modeller bele bağlı bir pil ile çalışıyordu. Üstelik çok güç yiyor ve çabuk ısınıyordu. Bozulmadan önce kısa süreler boyunca çalışır halde kalıyordu. Bu yüzden o zamanlar daha çok törensel bir silahtı.

Pius Dia periyodunda(12000-11000 Y.S.Ö) Cumhuriyet Teokratik bir kesimin yönetimine girdi. Gelecek yüzyıllarda Yüce Başkan Contispex bazı uzaylı ırklara seferlere çıktı. Bunun sonucunda ise çekirdek ve dış halka bölgelerindeki tansiyon yükselerek İmparatorluğun Yükselişi zamanındaki durumlara zemin hazırladı.

Riatnus Periyodunda(9000-8000) ise en dikkat çekici olay 275 yıllık Hutt Blotus’un yönetimiydi. Genel Hutt alışkanlıklarının aksine göreve gelmiş en başarılı politikacılardan birisiydi.

Sith’lerİN ORTAYA ÇIKIŞI

Yüz Yıllık Karanlık (7. 000 Y.S.Ö)

Güç’ün aydınlık ve karanlık tarafı arasındaki ikinci(1. si güç savaşları denilen olaydır) büyük sürtüşme yaklaşık 7. 000 Y.S.Ö’de oldu. Bu zamanlarda ışın kılıçları daha savaşa uygun hale gelmişlerdi ancak hala bele bağlı bir enerji kordonu ile çalışmak zorunda kalıyorlardı. Jedi Birliği içinde karanlık tarafı araştıran birkaç kişi büyük bir keşif yaptı:
Yeterince yoğun bir güç dalgası yaşamı bükebilirdi.
Bu teoriden yola çıkarak bir sürü çılgın karanlık taraf mutasyonları yarattılar ve bu olayları izleyen bir yüzyıllık savaş ise yüz yıllık karanlık dönemi olarak bilinir.

Sürülen Jedi’lar hayvanlara benziyen bir ordu ürettiler. Bazı askerleri canavarımsı, bazıları ise acınacak haldeydi. Bu savaş sırasında bilin Leviathanları yarattı. Bu yaşıyan süpersilahlar savaşalanlarını geçti ve blister tuzaklarına yaşam esanslarını sıkıştırdı. Kara lordlar son duruşlarını Corbos’ta yaptılar. Burada jedi avcıları ve kendi düşmanları büyük bir bölümlerini, gezegendeki yaşamın büyük bölümü ile birlikte yoketti.

Hayatta kalan kara lordlar Cumhuriyetin sınırlarının ötesine, henüz haritalanmamış bölgelere kaçtı. Burada Sith Irkı ile karşılaştılar.

Karanlık Jedi’lar bu güçlü ancak uysal insanlar tarafından tanrı muamelesi gördüler. Sınırsız kaynak ve hevesli köleler ile Sith Uygarlığını yeni bir imparatorluğa çevirdiler ve karanlık için altın bir çağ başlattılar. Bunları yaparken Cumhuriyetten ışık yılları uzaktalardı. Geçen milenyum boyunca Sith İmparatorluğunun karanlık liderleri hiperuzay haritalarını kaybetmişlerdi ve cumhuriyeti bulmak için hiç bir yolları yoktu.

Manderon periyodu 7000’den 5000 Y.S.Ö’ne kadar sürdü. 5. 500 civarında Tapani sektöründeki tacirler daha sonra Rimma ticaret yolu olacak yeri buldu. Bu hiperyol yeni açılmış Corellia ticaret yolu ile birlikte galaksinin güneyine doğru yeni patikalar yarattı. Kendini bu işe adamış kaşiflerin galaksinin büyük bölümünü evcilleştirmesine rağmen birçok uzak sektör haritalara geçmeden kaldı.

Sith’lerin Altın Çağı (5. 000 Y.S.Ö)

Zaman pürüzlü sınırların zamanıydı. Zorlu koloni dünyalarında yeni evler yapıldı ve uzaylı ırklar insanlarla ilk kez tanıştı. Kardeş hiperuzay kaşifleri Gav ve Jori Daragon, gemileri Starbreaker 12’de yeni ticaret yolları aradılar. “Şanslarını” ve körükörüne inançlarını yıldızlar ve karadeliklerden kaçmak için kullandılar. Umutlarında Yönbulucular Kardeşliğinden iyi bir para alabilecekleri bir rota bulmak vardı.

Sith İmparatorluğu bu sırada Cumhuriyetten mesafe ve bilinmeyen yollarla ayrılmıştı. Fakat geçen 2 milenyumda oldukça güçlenmişti. Uğraştığı kendi büyücülük tarzları ve karanlık taraf büyüleri ile uğraşırken bir kriz zamanına gelmişti.

Marka Ragnos, bir yüzyılı aşan demir yumruklu yönetiminden sonra, ölmüştü. Ortaya çıkan güç boşluğu büyük bir çekişmeyi ateşlendirdi. Ortaya çıkan sivil savaş büyük Sith İmparatorluğunu parçalama tehlikesi ile karşı karşıya bıraktı. Güce aç klanlar Marka Ragnos’u gezegendeki diğer bir sürü gökyüzüne doğru yükselen mezarlar gibi bir mezara koyarken Korriban isimli gezegende toplandı. Gölgelerle kaplı gökyüzünün altında cenaze(kölelerin kurban edilmesi, büyük ateşler ve dev mezarın tamamlanması gibi etkinliklerle) mükemmel ve nefes kesici bir şekilde yapıldı.

Mezarın başında iki düşman birbiri ile karşılaştı. Naga Sadow, sith güçlerini geliştirmeye hevesli bir şekilde; ve düşmanı Ludo Kressh, ellerindeki sınırlarla yetinip herşeyi riske atmaya gönülsüz bir şekilde çarpıştılar.

Sadow ve Kressh’in kanlı duellosu Starbreaker 12’nin beklenmeyen gelişi ile kesildi. Sith lordları uzaylı ajanları olarak Gav ve Jori’yi ele geçirdi ve onları Ziost gezegenine sorgulamak için götürdü. Kressh Daragonları bir istilanın öncüleri olarak görürken, Sadow ise cumhuriyeti işgal edilecek yeni topraklar olarak görüyordu.

Yargıçlar Gav ve Jori Daragon’u ölüme mahkum ettikten sonra Naga Sadow onları Massassi savaşçıları denilen özel yetiştirilmiş bir asker ırkından yardım alarak hapisten kaçırdı. Gav ve Jori’yi kendi izole edilmiş kalesine götürmeden önce onların cumhuriyet ajanları tarafından kurtarıldıklarını gösterecek kanıtlar bıraktı.

Masum rolü oynayarak ilk konsey toplantısında korku ve çekingenlikleri süistimal ederek Sith lordlarını Cumhuriyetin saldıracağına inandırdı ve onları ilk saldırıyı yapanların onlar olmasında baskı yaptı.

Kalesinde ise Gav Daragon’u sith büyücülüğü yollunda eğitmeye başladı. Kızkardeşi Jori ise Starbraker-12’ye dönmek konusunda istekliydi. Çünkü o ve erkek kardeşinin rasgele rotası Sith İmparatorluğu ve Galaktik Cumhuriyet arasındaki tek güvenli yoldu ve o geminin yönbilgisayarında kayıtlıydı.

Ludo Kressh, Naga Sadow’un tutsakların kaçırılmasında parmağı olabileceğine dair kanıtlar buldu ve sadık sith birlikleri ile Naga Sadowu’un kalesine yürüdü. Naga Sadow bunu planlamıştı ve düşmanın “süpriz” baskınını tamamen çökerterek kendini Sith’in Kara Lordu ilan etti. Jori karmaşada kardeşini geride Naga Sadow’un koruması altında bırakarak Starbraker 12’ye kaçtı. Onu kurtarmak için en yakın zamanda döneceğine yemin etti. Yinede Sith’lerin cumhuriyete saldıracağını bildiğinden ilk işi alarm vermek olmalıydı.

Büyük Hiperuzay Savaşı (5000 Y.S.Ö)

İşgalin Başlangıcı

Jori Daragon Sith İmparatorluğundan kaçarken Naga Sadow ve ordusunu cumhuriyetin kalbine çıkarıcak bir verici taşıdığını bilmiyordu. Koros sistemine geldiğinde, İmparatoriçe Teta kumanda ettiği filosu ile sistemin 7 dünyasını bastırıyordu. Kimse Jori’nin yaklaşan Sith işgali iddasına inanmadı. Liman görevlileri onu dolandırıcılık, ağır suçlar ve uzaygemisi çalmaktan tutukladı. Sonunda İmparatoriçe Teta ile konuşma fırsatı buldu. Yanında bulunan jedi danışmanları(Memit Nadill, Odan-urr ve Odan-urr’un efendisi Ooroo) eski zamanlardaki karanlık Jedi’ların hikayelerini hatırladı. Danışmanları İmparatoriçeyi saldırıya hazırlanmaya ikna etti. İmparatoriçe senatoda destek buldu ve jedi şovalyeleri bilgiyi galaksiye yaydı.

Sith imparatorluğunda Naga Sadow, esiri Gav Daragon’u eğitmeye devam ediyorudu. Sadow kalan Sith güçlerini topladı ve saldırılara açık Cumhuriyete süpriz bir saldırıya başladı. Filosu İmparatoriçe Teta’nın sisteminde ortaya çıktı, tüm silahlarını kullanarak.

Çatışmalar bir fırtına gibi cumhuriyete yayıldı. Karşılıklı çatışmalar karma filolar ve jedi şovalyelerini, sith büyüleri ve ateş Güç’ü ile karşı karşıya getirdi. Bu savaşın genç kahramanlarından birisi uzaylı jedi Odan-urr’du. Bu isim ileride sith savaşlarının önemli bir figürü olucaktı.

İmpartoriçe Teta başarılı bir kumandan olduğunu kanıtladı, fakat Sith’ler dur durak bilmiyordu. Üstelik ne yapıcakları da kestirilmiyordu(Bir bölümü Naga Sadow’un sektörü iyi bilmemesinden kaynaklanıyordu.) Savaşlar cumhuriyet için kötü gitti.

Karşı Saldırı

Sonunda, toplanmış olan cumhuriyet filosu, ateş püsktürten bir kırmızı dev yıldız olan Primus Goluud’un çevresinde Sith’lere karşı çıktı. Burada Naga Sadow, Gav Daragon’u cumhuriyete karşı savaşmak için kandırdı. Fakat Gav yıldız bir süpernovaya dönüşmeden hemen önce onu manupule eden Naga Sadow’un tarafını bıraktı.

Savaşın yönü değişti ve cumhuriyet işgalcilere karşı birleşti ve sith filosunu yendi. Memit Nadill ve jedi şovalyelerinden oluşan takımı düşmanı Corusant’ta yenerken, Odan-Urr Kirrekte bir savaş kazandı. Bu zafer büyük jedi ustası Ooroo’nun hayatına mal oldu.

Naga Sadow geri çekilme kararı verdi ve hayatta kalan savaşçılarını sith imparatorluğuna götürdü. Eve kanayan güçleri ile yorgun bir şekilde döndüğünde eski düşmanı Ludo Kressh’in hayatta olduğunu öğrendi. Hiç açık vermeden, Sadow ve ihanetçilerine merhametsizce saldırdı. Naga Sadow kaybedecek birşeyi kalmadan aynı şekilde karşılık verdi. Takipteki cumhuriyet güçleri bu çatışmanın ortasına girdi ve iki tarafıda çapraz ateşte yoketti.

Naga Sadow en güvenilir adamları ile bayrakgemisinde 2. bir kaçış yaparak, kalan adamlarını kurban verdi. Cumhuriyet gene onu takip etti fakat Sadow son bir kumar oynayarak savaşgemisini tek başına olan bir yıldıza sürdü. Dena rii Nova isimli yıldızın ateşlerini sith güçlerini kullanarak manupule etti ve filoyu yoketti.

Tüm Güç’ünden geriye bir gemi ve Massasi tayfası ile kalmış olan Sadow az bilinen bir gaz devi gezegen olan yavine gitti. Burada uydusu yavin-4’e iniş yaptı. Burada gemisini yoketti geride massasi askerlerini koruma olarak bıraktı ve sith büyüsü ve teknolojisi ile bir animasyon çemberi kurarak birisinin karanlık öğretileri devam ettireceğini ve Marka Ragnos’un kehanette bulunduğu gibi altın çağına taşıyacağını umdu.

Kirrek’in savaş alanında ölürken, Usta Ooroo sevgili öğrencisi Odan-Urr’un bir kütüphane bulacağını ve çok sevdiği kitaplarının arasında öleceğini kehanet etti. Usta Ooroo’nun kadim eşyalarından başlayarak, sith işgal filosunda bir sürü eşya bulundu. Odan-urr gerçektende eski cumhuriyetin en büyük kütüphanesini Ossus’un büyük müze şehrinde kurdu.

Savaşın Sonuçları

Büyük Hiperuzay Savaşını takiben Jedi’lar şarj edilmeden neredeyse sonsuza kadar çalışabilen ve dış güç paketine ihtiyaç duymayan modern ışın kılıcını yarattı. Bu silahlar Gank Katliyamları(4. 800 Y.S.Ö) zamanında kullanıma girdi. Bu aynı zamanda yarı yanmış, yarı donmuş Twi’lek dünyası Ryloth’ta Ryll baharatının bulunmasına denk gelir. Twi’lek’ler, atalarından tamamen farklı bir ırka dönüşmüşken, baharatın tüm dağıtım haklarını aldılar. Fakat bu uyuşturucu yeni bulunan bir tür olan Porporitesleri cinnete sürükledi. Bir çok klan kendini korumak için Gank paralı askerleri tuttu. Fakat Ganklar, Porporitesleri yokettikten sonra Jedi’lar tarafından durdurulana kadar, tüm güçleri ile savaşa giriştiler.