Geçen haftanın inanılmaz bölümünün ardından The Clone Wars çıtayı yükselttikten sonra, bu haftaki beklentilerim oldukça yüksekti. Her zaman beklentilerimi yüksek tutmam ancak “Unutulmayan Eski Dostlar”, heyecanımı fazlasıyla arttırdı.
Bu incelemede bölümün tamamını yeniden özetlemeyeceğim, ancak anlatmam gereken bazı şeyler var, bu yüzden bölümü izlemediyseniz bu inceleme sizin için spoiler niteliğindedir.
Sith’in İntikamı’nın yanında Mandalore Kuşatması
Maul Ahsoka’dan kaçtıktan sonra Ahsoka, hologram aracılığıyla Obi-Wan’a bir rapor verir. Obi-Wan, Anakin’in Şansölye’yi kurtarma görevi sırasında Dooku’yu öldürdüğünü ve Dooku öldüğüne göre Maul’u ele geçirmenin gizemli Darth Sidious hakkında daha fazla bilgi edinmek için hayati önem taşıyacağını açıklıyor. Obi-Wan ayrıca Utapau’ya General Grievous’u aramaya gideceğini söyler ve ardından Anakin’in Şansölye’yi gözetlemek için özel bir görevde olduğunu özel olarak Ahsoka’ya açıklar. Buraya kadar Sith’in İntikamı filminin yarısına kadar gelmiş bulunuyoruz.
Maul bir Klon üzerinde Kylo Ren sorgulama yöntemini uygular
Kenobi yerine onu durdurmak için gönderilen genç Jedi kadını hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen Maul, Kylo Ren’in Güç Uyanıyor‘da Poe Dameron’a yaptığı gibi ve daha sonra Rey’e yapmaya çalıştığı gibi, Klon Askeri Jesse’nin zihnine girmek için gücü kullanıyor.
Ahsoka neredeyse Maul’a katılıyordu!
Ahsoka Maul’a teslim olmasını söyler, böylece Obi-Wan ile konuşma fırsatı elde edebilirdi. Ama Maul Ahsoka’ya kendisine teslim olmasının hiçbir şey ifade etmeyeceğini söyler. Bir izleyici olarak Maul’un Sidious’un Cumhuriyeti ve Jedi Düzeni’ni devirmek için genel planı hakkında oldukça bilgili olduğunu öğreniyoruz, ama her şey onun için bile şaşırtıcıydı. Dooku’dan nefret ettiğini söylüyor, ama şimdi sonunda aynı kaderi paylaştıklarını fark ediyor, sadece Sidious’un planında kullanması için piyondular. Ahsoka’dan Sith lordunu durdurmada kendisine yardım etmesini ister ve teklifini neredeyse kabul eder. Aslında kabul etti.
Sidious’un adını söylerken Maul’un verdiği tepkilerden gerçekten keyif aldım. Boğazında hissettiği nefes darlığı gerçekten eski efendisinden ne kadar korktuğunu gösteriyor. Sam Witwer Maul olarak bugüne kadarki en iyi performansı sergiledi diyebilirim.
Maul, Ahsoka’yı Anakin hakkında uyarır
Başlangıçta Ahsoka, arkadaşı Skywalker’ın da geleceğini umarak planının Kenobi’yi Mandalore’ye çekmek olduğunu açıklayana kadar Maul’a katılmayı kabul eder. Maul, Anakin hakkında vision görmüş ve Sidious’un Jedi Düzeni’ni yok etme planının nihai anahtarı olduğunu görmüştü. Maul’un planı Skywalker’ı öldürmek ve Sidious’un planının en önemli parçasından mahrum bırakmaktı! Ancak bu sözlerden sonra Ahsoka, Maul’a yardım teklifini geri çekti. Anakin’in böyle bir şeyde herhangi bir rol oynayacağına inanamadı ve bu yüzden Maul’u sadece Sidious’un yerini almasına yardım etmesini istemekle suçladı.
Maul, Sidious’un galaktik gücünün kaçınılmaz yükselişine hazırlanır ve havalı bir Solo: A Star Wars Story cameosu görürüz
Maul’un, altında liderleri olarak çalışan bir grup rakip suç sendikası olan Shadow Collective’in lideri olduğunu zaten biliyoruz. Bu bölümde, çeşitli sendikaların liderleriyle hologram aracılığıyla saklanmalarını sağlamak için temas kurduğu bir sahne var. Hologram sahnesinde, Crimson Dawn’un lideri Solo’nun ana kötü adamı Dryden Vos‘a bir göz kırpıyoruz.
Ahsoka vs. Maul düellosunun gerçek insanlarla koreografi edildiğini görüyoruz
Birazda Ahsoka ve Maul arasında geçen ışın kılıcı dövüşünden bahsedelim. Birçok hayran, orijinal Darth Maul aktörü Ray Park’tan, bu bölümde Maul’un Ahsoka ile mücadele sahneleri için motion capture tekniği ile canlandırması istendiğini zaten biliyordu ve düello motion capture tekniğinin kullanıldığını açıkça gösteriyor.
The Clone Wars’da düellolarda genellikle çok ani vuruşlar hareketler olurdu. Ancak Maul ve Ahsoka savaşını ele alma biçimleri gerçekten özeldi. Hala The Clone Wars stiline benziyordu ancak seride daha önce görmediğimiz bir ağırlık ve fiziksellik vardı.
Zaten fragmanlardan her şeyi gördük
Belki de bu bölüm hakkında beni en çok şaşırtan şey, fragmanlardan ve TV spotlarından hatırladığım her şeyin ilk yarıda zaten gösterilmiş olmasıydı. Bana göre, bu gerçekten heyecan verici. Nereye gittiğimizi biliyorum, ama orada ne olacağına dair hiçbir fikrim yok ve bence bu gerçekten harika bir şey.
İşler gerçekten karanlık olmak üzere
Bunu söylemenin başka bir yolu yok. Karanlığın çok fena biçimde geleceğini bilsem de buna hazır olduğumu söyleyemem. Heyecanlıyım, üzgünüm ve çok korkuyorum. Geçen haftaki bölüm beni, ve pek tabi sizleri de, merak ve heyecan duygusu ile terk ederken, bu hafta Ahsoka’nın önünde ne olduğunu bildiğim için korku ve heyecan duygusuyla ayrıldım. Ahsoka’nın “Order 66” dan sağ kurtulduğunu biliyoruz, ancak ilerleyen süreçte ne kaybedilecek ve bu yolda olacak bilmiyoruz. Bence gelecek hafta The Clone Wars serisinin sondan bir önceki bölümünde cevabı tüm dehşetiyle öğreneceğiz. Hazır olun.
Bu hikaye çok uzun zaman önce uzak, çok uzak bir galakside geçti.
Çoktan bitti. Onu değiştirecek hiçbir şey yapılamaz.
Bu, aşka ve yitirişe, kardeşlikle ihanete, cesaretle fedakarlığa ve rüyaların sona erişine dair bir hikaye.
En iyi halimizle en kötü halimizin arasına çekilmiş bulanık çizginin öyküsü bu. Bir çağın sonunun hikayesi.
Hikayelerin tuhaf bir yanı vardır Bütün bunlar sözcüklerin zamanı ve uzamı ifade etmeye yetmeyeceği kadar uzun bir zaman önce ve uzakta geçmiş olsa da, şu anda da gerçekleşmekte.
Tam burada.
Siz tam bu kelimeleri okurken meydana geliyor.
Bu yirmi beş binyıllık bir dönemin nasıl kapandığının hikayesi.
Yozlaşma ve ihanet, bin yıldan beri süregelen barışı ezdi.
Bu sadece Cumhuriyet’in sonu değil; gece uygarlığın üzerine çöküyor aynı zamanda.
Bu Jedilar’ın alacakaranlığı.
Son şimdi başlıyor.– Sith’in İntikamı romanı girişi
The Clone Wars coşkusunu Discord sunucumuzda yaşayın!
