O kadim, güçlü ve tehlikeli. Çok tehlikeli. Ama sen şimdi onun ne çevirdiğini anlıyorsun. O asla göründüğü gibi değildir. Bunu hatırla.

―Mara Jade Skywalker

Abeloth

‘Kaos Getiren’ ve ‘Yıldızların Sevgili Kraliçesi’ olarak da bilinen Abeloth, Güç Pınarı’ndan içtiği ve Bilgi Havuzu’nda yıkandığı için Güç’ün hem karanlık hem de aydınlık tarafında çok güçlüydü. İlk olarak Yavin Savaşı’ndan yaklaşık yüz bin yıl önce bilinmeyen bir orman gezegeninde kudretli The Ones*’a hizmet eden ölümlü bir kadın (Hizmetkâr) olarak yaşamını sürdürüyordu. Hayatı süresince giderek Anne’ye dönüşmüştü: Baba’nın savaş halindeki Oğul’u ve Kız’ı arasındaki barışı koruyordu ve ailenin sevgi dolu bir parçası haline gelmişti. Ama yine de ölümlü bir insandı. Yaşlanmayan ailesi hayatlarını sürerken kendisi ihtiyarlıyordu ve değerli ailesini kaybedeceğinden korkuyordu.

Sevdiği hayatı sürdürmek için bulunduğu umutsuz bir girişimde, Güç Pınarı*’ndan içti ve Bilgi Havuzu*‘nda yıkandı. Eylemleri onu, Anne’yi, Abeloth olarak bilinen sapkın ve ölümsüz varlığa dönüştürerek yozlaştırdı.

*The Ones, Klon Savaşları sırasında Mortis gezegeninde yaşamış olan son derece kuvvetli Güç kullanıcıları olan bir aileydi. Baba tarafından yönetilen Oğul ve Kız, Güç’ün karanlık ve aydınlık taraflarının vücut bulmuş halleriydi.
Abeloth’un hizmet ettiği The Ones
*Güç Pınarı, Abeloth’un mağarasında yer alan, karanlık tarafın bir enerji bağlantı noktasıydı. Güç’ün karanlık tarafı tarafından lekelenmişti ve kendisinden içenlere geçmişin ve geleceğin sınırsız gücünü sunuyordu.
*Bilgi Havuzu, Maw Kümesi’ndeki bir gezegende bulunan bir Güç bağlantı noktasıydı. Havuz, kendisinde yıkananlara geçmişin ve geleceğin tüm bilgisini sunuyordu.

Baba, Anne’nin işlediği suçu fark ettiğinde, gezegeni çocuklarıyla birlikte terk etti ve Abeloth’u yalnız başına bıraktı. Oğul ve Kız, Abeloth’u hapsedebilecekleri Centerpoint ve Sinkhole İstasyonları gibi devasa teknolojik yapılar yaratmak için Alderaan’daki Killik kovanlarından yardım aldı ve onları işçi olarak kullandı. Killik Thuruht kovanına göre Abeloth, Güç’ün akımını ve zamanın akışını değiştiğinde hapishaneden kaçmayı başarmıştı. Kaçtığı her vakit, Oğul ve Kız Killiklere geri dönüp, Abeloth’u yendikten sonra onu geri hapishanesine kilitlerlerdi. Bu döngü, The Ones’in 21 YSÖ’deki ölümlerine kadar binlerce yıldır kendini tekrarlamıştı.

Centerpoint İstasyonu

Jacen Solo, 40 YSS’de karanlık tarafa düşüp ve geleceği değiştirmek için Sith Lordu Darth Caedus’a dönüştüğünde, istemeden Abeloth’u uyandırmıştı. Daha sonra Caedus’un hükümdarlığı sırasında Centerpoint İstasyonu’nun yok edilmesi nedeniyle Abeloth hapishaneden kaçmayı başardı. Galaksinin içinde bulunduğu kaostan yararlanarak, medeniyeti tamamen ortadan kaldırmak için etkisini büyütmeye çalıştı. Fakat kendisiyle sürekli savaşan, hatta bazı avatarlarını* da yok etmeyi başaran Luke Skywalker ve oğlu tarafından keşfedildi, sonra da ele geçirildi. Sonunda Abeloth, Senatör Rokari Kem’in şeklini aldı ve başarıyla kendini Galaktik İttifak’ın devlet başkanı olarak seçtirdi. Yine de geri kalan avatar bedenleri ortadan kaldırıldı, daha sonra Luke Skywalker ve Darth Krayt tarafından Gölgelerin Ötesi* âleminde yok edildi.

Ölümüne rağmen Luke ve Jedilar, Abeloth’un temelli yok olduğuna ikna olmadılar ve Mortis gezegenini aramaya başladılar. Luke, on yıllar önce babası The Ones ile karşılaştığı zaman onları öldürmek için kullanılmış olan hançeri bulup ele geçirmeyi planladı, böylelikle Abeloth’un geri dönmesi durumunda Jedilar onu kalıcı olarak yok etmeyi garantileyecekti.

Darth Caedus, Darth Krayt ve Mortis
*Avatarlar, Abeloth’un ele geçirip kullandığı konak bedenlerdi.
*Gölgelerin Ötesi, Güç’e duyarlıların zihinlerini fiziksel varlıklarından ayırdıklarında gittiği Güç’ün âlemlerinden birine verilen isimdi.

Biyografi

Hapsedilme

Bir zamanlar burada, Maw’da, benimle birlikteydiniz. Hepiniz benimle birlikteydiniz. Şimdi ise ayrısınız, ama tek tek, hepiniz uyanıyorsunuz. Ve bir kez uyandığınızda, çağrımı duyabilirsiniz ve bana gelebilirsiniz.

—Abeloth

Abeloth’a dönüşecek olan kadın, başta The Ones’in 100.000 YSÖ civarında yaşadığı bilinmeyen bir orman gezegeninde bilinmeyen yollarla ortaya çıkan ölümlü bir Hizmetkâr olarak biliniyordu. Baba’ya ve onun Oğul’u ile Kız’ına hizmet etti, her türlü ihtiyaçlarını temin ediyordu. Ama Hizmetkâr’ın The Ones ailesinin bir parçası haline gelmesi ve Anne rolünü doldurması uzun sürmedi. Anne, ailenin uzun yıllar boyunca mutluluğunu koruyarak, savaş halindeki kardeşler arasındaki barışı sağlıyor, Baba’yı çok seviyordu. Onun rehberliğinde Oğul, yok edici güçlerini faydalı bir şey için kullanmaya başladı -yaşadıkları vadinin duvarlarında mağaralar ve geçitler oydu- ve kardeşler rekabetleriyle çatışmalarından kaynaklanan zararları ve ihmalleri gidererek evlerini eski ihtişamına kavuşturdular.

Ama yıllar geçtikçe, ailesi yaşlanmadan kalırken Anne yaşlanmaya başladı. Yaşlandığı için Oğul ve Kız’ın rekabetini artık kontrol edemeyecek hale geldi ve ailesinin onu terk edeceğinden korkmaya başladı. Bu yüzden sahip olduğu yaşama tutunmak için Anne, yasak olan şeyi yapmaya karar verdi. Baba’nın dikkati savaşan çocukları tarafından dağıtılmışken, tıpkı Oğul’un uzun zaman önce yaptığı gibi, gizlice Güç Pınarı’ndan içti. Daha sonra da Kız’ın yaptığı gibi Bilgi Havuzu’nda yıkanarak günahını tamamladı, fakat Baba bunun farkına varmıştı. The Ones’ın aksine o ölümlüydü, bu yüzden Pınar ve Havuz onu yozlaştırdı, yoldan çıkardı. Ona güçlerini verdi, ama zihnini ve bedenini bozarak Abeloth olarak bilinen karanlık varlığı yarattı.

Abeloth, yeni güçlerini evlat edindiği çocuklarına hükmetmek için kullandı, onları bastırıp Güç Pınarı’nın önünde onları baş eğmeye zorladı. Fakat bu noktada dehşete düşmüş ve Abeloth tarafından hayal kırıklığına uğratılmış olan Baba devreye girdi. Abeloth’u yalnız başına bırakıp onun en derin korkusunu gerçekleştirerek gezegeni çocuklarıyla birlikte terk etti. Bu da onu deliliğe sürükledi, sevilme ve hayran olunma arzusunu körükledi.

Oğul ve Kız, Abeloth’un başkalarına karşı tehlike arz edeceğini bilerek, Alderaan’daki Killik kovanlarının kontrolünü ele aldı ve onları işçi olarak kullandılar. The Ones, kovan zihnine katılarak, Killiklerle Güç’teki muazzam kuvvetlerini paylaştılar. Kardeşlerin yönetimi altında Killikler, Centerpoint İstasyonu, Sinkhole İstasyonu gibi birçok teknolojik harika inşa etti. The Ones kendi gezegenleri etrafında Centerpoint’i kullanarak, sonradan Maw adında bilinecek olan, kara deliklerden küresel bir kabuk yaptı ve daha küçük olan Sinkhole İstasyonu’nu da hapishaneyi korumak için içine yerleştirdiler. Tesisler tamamlandıktan sonra Oğul ve Kız güçlerini kovanlardan geri çekti ve Baba ile birlikte Mortis’e geri döndü. Abeloth’un eski ailesi, ölümlerine kadar orada kalacak, sadece Abeloth hapishaneden kaçtığında onu yenmek için ortaya çıkacaklardı.

Bir Killik, Maw

Killik Kovanı Thuruht, kaçışları ve yeniden hapsedilişlerinin Güç Akımı –zaman akışı– değiştiği zaman bir kaos ve yıkım döngüsü oluşturduğu Abeloth’dan Kaos Getiren olarak bahsediyordu. Abeloth korku ve yıkımda büyüdü, her kaçışında çatışmanın alevlerini körükledi, galaksiyi kaosa ve kıyamete soktu. Oğul ve Kız, Abeloth her kaçtığı zaman Killiklere geri dönüp, hapishaneye geri kilitleyerek Abeloth’u yendi. Bu döngü, yüzbinlerce yıl boyunca 21 YSÖ’de The Ones’ın ölümüne kadar kendini tekrar etti. Thuruht tarihlerine göre Gree gezegeninin ırkı, bilinmeyen bir Saurian türünü Abeloth’a kurban etmek için kaçışlarından birinde gezegene getirmişti.

Abeloth, kendisinin ve The Ones’ın gezegeninin bir kopyası gibi görünen ve Güç’e duyarlı olanların akıllarını bedenlerinden ayırarak erişebildiği bir âlem olan Gölgelerin Ötesi’nde de bulundu. Sinkhole İstasyonu da, Abeloth’un gücü ile etkisi altına aldığı Güç’e duyarlı Mind Walkerlar* tarafından iskân edilecekti. Herhangi biriyle iletişim kurmakta umutsuz olan Abeloth, böylece Maw’a giren Güç’e duyarlı herhangi birine ulaşabilecek ve içindeki yoğun dostluk arzusunu onlara da aşılayabilecekti. Daha sonra bu bireyler Sinkhole İstasyonu’nu bulacakları ve Gölgelerin Ötesi’ne geçecekleri Maw’a açıklanamayacak bir şekilde çekileceklerdi. Abeloth, Mind Walkerların yaşam özlerinden beslenerek güçlerini emiyordu. 44 YSS öncesinde, eski Jedi şövalyesi Callista Ming, onu tüketip öldüren Abeloth’a rastlamıştı.

*Mind Drinkerlar olarak da bilinen Mind Walkerlar, Maw’daki bir uzay istasyonu olan Sinkhole İstasyonu’nda yaşayan bir grup Güç’e duyarlılardı.

43.5 YSS’de Yuuzhan Vong Savaşı sırasında Maw’daki Shelter*‘da zaman geçirmiş olan birkaç Jedi Şövalyesi, Abeloth’un nüfuzunun etkilerini hissetmeye başlamış ve Abeloth, onların kendilerinden başka herkesin bir taklitçi tarafından değiştirildiğine inanmalarına neden olmuştu. Çıldıran Jedilar, Jedi Düzeni ve Galaktik İttifak Hükümeti arasında bir çatlağa neden oldu, çünkü iki grup meseleyle nasıl başa çıkılacağında anlaşamamışlardı.

Ayrıca Abeloth, Güç vasıtası ile bir çağrı göndererek, Sith Meditasyon Küresi olan bir ‘Gemi’yi Maw’daki gezegenine gitmeye zorladı. Gemi son iki yılını Kesh gezegeninde Sithlerin Kayıp Kabilesi* için bir donanmada yer alarak geçirmişti. Kabile, Gemiyi takip etmek ve bir Aing-Tii* kalıntısı olan Kodeks* ile iletişime geçtikten sonra varlığını Güç içerisinde hissettikleri Jedi Büyük Üstadı Luke Skywalker’ı öldürmek için bir saldırı timi gönderdi.

Bu esnada, Skywalker ve oğlu Jedi Şövalyesi Ben Skywalker, bir Sith Lordu’na dönüşen Jedi Şövalyesi Jacen Solo’nun Yuuzhan Vong Savaşı’ndan sonraki beş yıllık yolculuğunda attığı adımların kaynağına inmeye çalışıyordu. Skywalkerlar Mind Walkerları buldu ve Skywalker’ın Abeloth’u gördüğü Hayaletler Gölü’nün sonundaki Unutkanlığın Sisleri’nin bulunduğu yer olan Gölgelerin Ötesine nasıl gideceklerini öğrendi. Mind Walkerlar tarafından “Sislerin içindeki leydi” olarak adlandırılan Abeloth, Skywalker’ı konuşmaya çağırdı, ama reddedildi.

 

Sith Meditasyon Küresi
* Shelter, Maw’da bulunan bir uzay istasyonuydu. Sahibi Lando Calrissian’dı ve Yuuzhan Vong Savaşı sırasında bir yeraltı kaçak ağı olan Great River’ın bir parçası olarak kullanıldı.
* Sithlerin Kayıp Kabilesi, oldukça uzakta bir gezegen olan Kesh’te kurulan sıra dışı bir Sith düzeniydi. Düzen 5000 YSÖ’de, Sith Lordu Naga Sadow’un Sith İmparatorluğu’nun üyelerini taşıyan savaş gemisi Omen’ın pusuya düşürülüp rotasından çıkarak gezegene düşmesinden sonra kuruldu. Kabile kısa sürede gezegene yeni gelenlerin tanrıları olduğuna inanan yerli Kesh türlerini egemenliği altına aldı. Kabile uzun bir süre kendini soyutlayarak yaşadıktan sonra Sith Meditasyon Küresi 41 YSS’de onları buldu.
Sithlerin Kayıp Kabilesi
* Aing-Tii, Kathol Yarığı içindeki bir dünyanın yerlileri olan ve o alanın yakınlarında yaşayan gizemli bir keşiş ırkıydı.
*Kodeks, Kathol Rift’teki bir uzaylı yapısının içine gizlenmiş bir teknoloji ürünüdür. Görünüşte, metalik bir yüzeye sahip küçük bir piramide benzemektedir. Bu silah, Güç’ün yerini belirleyip miktarını ölçebiliyor ve kullanıcısının Güç’e duyarlılığını arttırabiliyordu.
Aing -Tii, Kodeks

Bu sırada Abeloth’un tam kontrolü altında olan Gemi, Sith saldırı ekibini Abeloth’un yaşadığı gezegene götürdü. Abeloth, belirsiz türlerin insansı bir dişisinin şeklini aldı ve otuz yıldır gezegende mahsur kalmış bir mülteci olduğunu iddia ederek Sith saldırı timiyle arkadaş oldu. Ancak, her vakitte Sithlerin kaçma girişimlerini gizlice sabote etti. Abeloth, gezegenin doğal florası üzerinde tam bir kontrole sahipti ve bunları çırağı Vestara Khai’nin yardımıyla hayatta kalan takım lideri Leydi Olaris Rhea da dahil olmak üzere Sithlere saldırmak için kullandı.

Rhea’ya yapılan saldırıdan sonra Khai, gerçek haliyle Abeloth’u görebiliyordu, tıpkı Skywalkerların onu Gölgelerin Ötesi’nde gördüğü gibi – aşırı geniş ağızlı, kısa ve kalın kollu ve parmaklar yerine uzun, kıvrılan dokunaçlara sahip elleri olan bir kadın. Ancak saldırı ekibinin geri kalanı hâlâ Abeloth’u normal insansı bir dişi olarak görmekteydi.

Vestara Khai

Jedi ve Sithlerle Mücadelesi

‘‘Abeloth. Abeloth, buradayım.’’

‘‘Ben de öyle.’’

–Luke Skywalker ve Abeloth

Abeloth, Skywalker’la Gölgelerin Ötesi’nde yüzleştikten sonra, Geminin Sithlere dönmesine izin verdi ve onları Skywalkerları pusuya düşürmek için Sinkhole İstasyonu’na götürdü. Abeloth, Sithlere onları öldürmek yerine yakalamalarını emretti, ama Rhea daha sonra görevini hedefini öldürmeye çevirdi. Ancak pusu başarısız olmuştu. – Hem Jedilar kaçmıştı, hem de hayatta kalan tek Sith Khai’ydi. – Daha sonra Skywalkerlar, Maw’da uzun zaman geçirmiş Güç’e duyarlılara acı veren psikoza neden olan kişinin Abeloth olduğunu tahmin ettiler.

Bu arada Abeloth, iradesini daha fazla Jedi üzerinde zorlamaya devam ediyor, bu kurbanları hayat enerjilerini tüketebileceği Maw’a geri çekmeyi ümit ediyordu. Ayrıca o sıralarda Ben, Celestialların (The Ones) Abeloth’u ve güçlerini zapt etmek amacıyla Maw’ı ve uzay istasyonu Centerpoint’i inşa etmiş olabileceğini, fakat Centerpoint bir kez yok edildikten sonra Sinkhole İstasyonu’nun bakıma muhtaç hale geldiğini ve Abeloth’un güçlerinin büyüdüğünü öne sürdü.

Ben Skywalker

Kısa bir süre sonra Abeloth, Sinkhole İstasyonu’nun sınırlamasından istasyonu yok ederek ve Mind Walkerları öldürerek kurtulmayı başardı. Bu arada Skywalkerlar, Kayıp Kabile’den bir grup Sith ile birleşti ve Abeloth’u ortadan kaldırmak için Maw’a gitti. Sinkhole İstasyonu’nu yok edilmiş bir şekilde bulduktan sonra Abeloth’un gezegenine gittiler. Abeloth’un etkisine kapılmış, Skywalkerların Güç’e duyarlı arkadaşı Dyon Stadd’a Khai tarafından takip cihazı yerleştirildi ve Abeloth’u bulmak üzere serbest bırakıldı.

Stadd onu bir volkanın yan tarafında bir mağarada buldu. Abeloth ona dokunmadan ve hayat enerjisini tüketmeye başlamadan önce onu kendinden geçirdi. Ancak, aniden Stadd’i takip eden Jedi ve Sithlerin yaklaştığını sezdi ve Stadd’i ölüme terk ederek mağaranın daha derinlerine doğru kaçtı. Düşmanları onu mağaranın sonunda bir avluda bulduğunda Abeloth, kendisinin Skywalker’ın uzun zamandır kayıp olan sevgilisi olduğuna inandırmak amacıyla Ming’in görüntüsüne girdi. Skywalker en sonunda onun yaptığı oyunu gördü. Abeloth’un aslında Ming’i tüketip öldürdüğünü fark etti ve ona saldırdı.

Jedilar ve Sithler Callista Ming’in bedenini kullanan Abeloth’a karşı mücadele ediyor
Takip eden savaşta Sithler, Jedilara ihanet etti ve karanlık taraftaki Nightsisterlardan öğrendikleri bir numara olan kontrol ağını* yarattılar. Bununla Abeloth’u ele geçirip kendilerine hizmet etmesi için zorlamaya kalkıştılar, ancak Abeloth bundan kurtuldu ve kendine saldıran herkesi büyük bir Güç dalgasıyla geri püskürttü. Abeloth mağaranın çıkışına geri kaçtı ve yaşam enerjisini tüketmeyi bitirmek için iyileşmekte olan Stadd’a dönmeden önce, Stadd’la birlikte nöbet tutan olan Sith’i tüketip öldürdü. Ancak düşmanları saldırıdan kurtuldu ve mağaranın çıkışına kadar Abeloth’u takip ettiler. Daha sonra Skywalker aniden olay yerine geldi.

Abeloth, Skywalker’ı kandırmak için Ming’in bir görüntüsünü yansıtırken bu sefer Stadd’in görüntüsüne girdi fakat Skywalker aslında olanları fark etmişti ve ışın kılıcını Stadd’in göğsü gibi görünen şeye sapladı. Abeloth gerçek formunu aldı ve daha sonra bir karanlık taraf enerji dalgasını serbest bırakmaya hazırlandı; fakat ölüyormuş gibi görünüyordu. Abeloth’un nüfuzundan etkilenen tüm varlıklar bir anda serbest kaldı. Skywalkerlar ve üç Sith -Khai, Khai’nin babası Gavar ve Yüce Lord Sarasu Taalon- Abeloth’u daha fazla araştırmak için geride kaldılar. Ancak kısa bir süre sonra Abeloth’un her nasılsa Stadd’la vücutlarını değiştirdiğini ve bu yüzden ölmediğini keşfettiler.

Gavar Khai ve Yüce Lord Sarasu Taalon
*Kontrol ağı, Dathomir’in Nightsisterları tarafından kullanılan bir Güç yeteneğiydi. Canlıların zihinlerini kontrol etmeye yarıyordu.

Firarda

‘‘Luke… Bana katıl. Beni kurtar… ‘’

‘‘Yapacağım. Seni kurtaracağım.’’

—Abeloth’un içindeki Ming’in varlığı ve Luke Skywalker

Sithler ve Jedilar, Skywalkerların gemisi Jade Shadow’a geri döndüklerinde Abeloth çoktan kurtulmuştu. Üç Sith Gemiyi çağıranların Jedilar olduğunu iddia etmişti, fakat Gemiyi dünyasına geri dönmek için Abeloth çağırmıştı. Daha sonra Gemi, Sithleri Bilgi Havuzu olarak bilinen Güç bağlantı noktasını kullanarak Abeloth’u bulabileceklerine ikna etti ve Abeloth’u bulmak için beş kişi birleşti. Bu sırada Abeloth, Jade Shadow’a geri döndü ve gezegenden kaçtı. Havuzda Sith istilasını durdurabileceğine inandığı bir Jedi kraliçesinin imgelemini gördükten sonra Taalon havuza atladı ve Jedilar ile Sithler arasında bir düello patlak verdi. Jedilar kaçtı ve havuza batmasından sonra Taalon, yavaş yavaş Abeloth ile aynı türden bir varlığa dönüşmeye başladı.

Jade Shadow

Bu esnada Abeloth, Pydyr ayında yaşayan barışçıl Güç’e duyarlılar olan Fallanassilere gitti ve liderleri Akanah Norand Goss Pell’in vücudunu ele geçirdi. Vestara Khai’nin kabilesi için bir casus olarak çalıştığını bilmelerine rağmen kendilerine eşlik etmesine izin veren Jedilar, Abeloth’u Pydyr’e kadar takip etti. Khai, Sith filosuna bir mesaj gönderdi ve Sithler, Taalon ve Gavar Khai ile birlikte takviye mekikleri gönderdi. Sithler Jedilarla bir kez daha çalışmayı kabul etti ve Luke Skywalker, Abeloth’un saklandığı Fallanassi köyüne doğru müttefiklere liderlik etti.

Abeloth’un White Current*’daki yanılsamalarının savunmalarının kırılmasından sonra, Abeloth onları Pell’in formunda karşılamaya geldi. Taalon onu Abeloth hakkında sorgulamaya başladı ve Pell sonunda bir Fallanassi olduğu için Pydyr’e geldiğini söyledi. Ancak daha sonra, Luke Skywalker Abeloth’un her zaman mı bir Fallanassi olduğunu, yoksa daha yeni mi katıldığını sordu. Pell cevap vermeyi reddedince Taalon, Gavar’a Fallanassi’lerden birini öldürmesini emretti. Bunun üzerine Abeloth White Current’ı, Khai ve Taalon dışında tüm Sithleri delirten görüler yaratmak için kullandı. Daha sonra Taalon’u onunla konuşmak için Fallanassi köyündeki bir toplantı salonuna götürdü, fakat Jedilar ve Vestara takipteydi.

* White Current, Güç’e Fallanasi’nin verdiği isimdir. Genellikle öfke, korunma, iyileşme, saldırganlık veya başka bir amaç yerine illüzyon yaratılmasında ve gizlenmede sıklıkla kullanılmıştır.

Luke Skywalker, Abeloth’a bir kez daha saldırdı ve Pell’i öldürerek onu bir kez daha yendi. Ancak, Abeloth bu bedeni terk etti ve kısa bir süre sonra Callista Ming şeklinde geri döndü. Abeloth’tan tam olarak neye dönüştüğünü öğrenmek isteyen Taalon, Ben’i bir Güç ağında yakalarken Abeloth da Skywalker’ı etkisiz hale getirdi. Daha sonra Abeloth, Taalon’a artık fani besinler tüketemeyeceğini açıkladı ve onu dokunaçlarından karanlık enerjiyle beslemeye başladı.

Ancak Luke’un bilinci tekrar yerine geldi. Vestara Khai öne atılıp Taalon’u Abeloth gibi başka bir varlığa dönüşmeden önce öldürürken, Luke da Abeloth’un dikkatini dağıtarak bulundukları salonun tavanını onların üzerine çökertti. Sonraki savaşta Jedilar, Abeloth’u ağır şekilde yaraladı. Daha sonra Abeloth Gemi’ye kaçarak sistemi terk etti. Khai ile birlik olan Skywalkerlara ise kalan Sithlerle savaşmalarına yardım etmek için Jedi StealthX* filosu Coruscant’tan desteğe geldi, böylece Abeloth’u takibe devam edebileceklerdi.

* StealthX, Luke Skywalker’ın Yeni Jedi Düzeni tarafından Yuuzhan Vong Savaşı’nın sonu ve Killik-Chiss çatışması arasında hizmete giren bir yıldızsavaşçısıydı.
StealthX

Abeloth ilk olarak Meliflar İstasyonu’nda durdu. Fala adındaki bir kıza zorla gücünün bir kısmını aşıladı ve onu yem olarak kullandı. Uzay istasyonu mürettebatını ise Skywalkerlar için bir pusu kurmaya zorladı, böylece geldiklerinde Jade Shadow aniden yok edilecekti. Abeloth daha sonra Nam Chorios gezegenine gitti. Jedilar için planladığı pusu başarısız oldu, ancak istasyondakiler gemiyi ele geçirmeye karar verdiler. Bu sırada Abeloth, Nam Chorios’da Theran Dinleyicileri*‘nin kontrolünü liderleri Nenn’i tüketip ele geçirerek kazandı. Theran Dinleyicileri üzerindeki etkisinin durmadan güçlenmesiyle, Yeni Jedi Düzeni’nin ilk şövalyelerinden ikisi, Valin ve Jysella Horn, Abeloth’un etkisine kapılarak gezegene çekildiler.

Valin Horn ve Jysella Horn
* Theran Dinleyicileri, Nam Chorios gezegeninde yaşamış Güç’e duyarlı bir tarikattı.

Ancak, Khai ve Skywalkerlar sonunda Kristal Vadi şehrindeki pompa istasyonunda Abeloth’u yakaladı. Abeloth orada Callista şeklinde görünerek kendisine katılması için bir kez daha Luke Skywalker’ın aklını çelme girişiminde bulundu. Bunu yaparken Callista’nın ruhunun tükettiği diğer varlıklarınkinden daha sağlam olduğunu ve dolayısıyla onun üzerinde daha fazla etkiye sahip olduğunu gösterdi. Luke, Callista’nın ruhunun kendisine zihniyle ve Güç’le saldırmasına izin verdi. Abeloth tarafından tüketildikten sonra hissettiği acı ve yalnızlığın yanı sıra ona olan sevgisini de hissetti ve anılarını tekrar yaşamalarıyla ikisinin de Güç’teki varlığını genişletti.

Bu esnada, Şövalye Tola Annax liderliğindeki Sithlerin saldırı timi geldi ve onlar da Abeloth’la savaşmaya başladı. Abeloth, Luke’la yüzleşen varlığı Callista’nın kendisiymiş gibi gösterdiğini umarak kendi varlığını onun arkasında gizlemeye çalıştı. Fakat Luke, Abeloth’un büründüğü kisvenin ardını yine görmüştü. Theran Dinleyicileri’nden öğrendiği mnemoterapi* tekniğini kullanarak Callista’yı kurtarıp Abeloth’u büyük ölçüde zayıflattı ve sevgilisinin ruhunu Abeloth’tan ayırdı. Callista’nın ruhu nihayet serbest kaldı ve Güç’ün içinde kayboldu, Abeloth ise Nenn’in bedenine geri döndü. Fakat Dinleyicilerin üstadı Abeloth tarafından kontrol edilmeyi reddetti ve bir ışın kılıcıyla kendini öldürdü. Bu Abeloth’u daha da zayıflatmıştı. Ben ve Khai ile savaşan Horn ise bilinçsizce yere devrildi.

*Mnemoterapi (damar yönlendirme olarak da bilinir), hedefin anılarını görselleştirmek ve yok etmek için kullanılan bir Güç tekniğidir.

Güce Yükseliş

Hiçbir şey onu tutamaz… Onu kullanabileceğimi düşünmek aptallıktı… O nedir?… Karanlıkta, şimdiye kadar yaptığım en büyük hataydı…

–Darish Vol, Abeloth’ta

Sithler ve Jedilar birbirleriyle savaşırken, Abeloth Gemi’ye kaçmaya çalıştı. Fakat bir Jedi filosu çoktan yörüngedeydi ve Gavar Khai’nin komutasındaki küçük bir Sith filosuyla savaşıyordu. Ağır hasar almış ve güçten düşmüş Luke, Gemi’nin takibindeki savaşta Jedilara katıldı. Gemi birden fazla isabet aldı, fakat Abeloth canlı şekilde kaçmayı başarmıştı. Abeloth kısa bir süre sonra, filosunun yenilgisinden sonra yeniden toplanan Gavar Khai ile temas kurdu. Ortak düşmanları olan Jediların çok güçlü olduğunu, ayrı ayrı onlarla başa çıkamayacaklarını söyledi ve bir ittifak üzerinde konuştular. Daha sonra Khai, Abeloth’u kabilenin ana gezegenine, Kesh’e, götürdü. Yüce Lord Darish Vol bir toplantı çağrısı yaptı. Vol ittifakı kabul etti ve Abeloth büyük bir kutlama için gezegenin yüzeyine getirildi.

Kesh

Fakat o akşam Abeloth, Vol’a uykusunda göründü ve onu öldürmeye çalıştı. Vol, Abeloth’un aklına girmesine izin verdi, fakat Abeloth dikkatsizce yaklaştığı için Vol Abeloth’un zihnine girmişti. Vol, Abeloth’un yalnızlıktan çektiği acının ve hayran olunma ihtiyacının farkına vardı, daha sonra ona sevilmediğini söyleyerek onunla zihinsel bir savaşa girdi. Abeloth’un suikast girişimi, Vol’un pençesinden kurtulmak için verdiği bir savaşa dönüşmüştü, fakat sonunda kurtulmayı başardı. Kızgın ve acı içerisinde olan Abeloth, Sith başkenti Tahv’a karanlık taraftan güç dalgaları bıraktı. Binlerce kişiyi öldürerek ve şehri harap bir halde bırakarak orayı terk etti.

Gemi’ye kaçtığında, birkaç Sith üzerinde uygulayıp geliştirdiği zihinsel tutuş gücünü kullandı. Bu güç, onları Kabile’nin donanmasından ayrılıp Abeloth’a katılmaları için etkiliyordu. Bu kuvvetlere Black Wave adındaki bir ChaseMaster* fırkateyninde olan Gavar Khai liderlik ediyordu. Kesh’ten başarıyla kaçmışlardı. Abeloth Khai ile buluştuklarında, yoldan çıkmış olan kendisini kesinlikle bulmaya çalışacak olan Jedi ve Sithleri yönlendirmesini emretti.

*ChaseMasterlar, 43 YSS civarında Sithlerin Kayıp Kabilesi’ne ait donanmanın baş gemileri olarak kullanılmış ve Birleşik Bölge Otoritesi (CSA) tarafından üretilmiş fırkateynlerdi.

Vestara Khai ve Skywalkerlar Abeloth’u kovalamaya devam ederken, o da Özgür İttifaklar Galaktik Federasyonu’nda bir senatör olmasından dolayı son derece popüler olan bir direniş lideri Jessar Rokari Kem’in şeklini aldı. Gavar Khai ve dokuz şövalyeden oluşan ekip Abeloth’u kovalayanlar tarafından öldürüldüğünde, Abeloth Black Wave’in komutasını Şövalye Tola Annax’a verdi. Ancak kısa bir süre sonra, Annax’ı güçlerinden ayırıp, onu karanlık enerjiyle doldurdu ve Jedilar için tuzak kurduğu gezegen Upekzar’da yem olarak bıraktı. Bu sırada Abeloth, Kem’in kılığında galaktik başkent Coruscant’a gitti. Burada Yüce Lord Ivaar Workan da dahil olmak üzere birçok Sith’in Galaktik İttifak hükümetine sızmış olduğunu gördü.

Abeloth gerçek kimliğini ifşa etmeden, kendini Senatör Kameron Suldar olarak tanıtan Workan’ı yolundan çekilmesi için tehdit etti ve sırrını bildiğini söyledi. Bu sırada Jedi Düzeni, kendilerini Galaktik İttifak’tan uzaklaştırmaya ve hükümetin resmi bir kolu olmak yerine kendi otoriteleriyle hareket etmeye ihtiyaç duymaları bahanesiyle Coruscant’taki tüm operasyonlarını terk etti. Luke Skywalker, Sithlerin sızışından haberdardı. Abeloth ve Sithlere fark ettirmeden Sithleri Coruscant’ta harekete geçirtmek için yemlemeyi umuyordu.

Kısa bir süre sonra Vol, Coruscant’a geldi ve Kem’e suikast girişiminde bulundu. Daha önce ise Workan Vol’e, Kem’in Sithler’in hükümetin kontrolünü ele geçirmesinin önünde duran tek şey olduğunu söylemişti. Ancak Abeloth, Vol’u yendi ve daha sonra da Workan’ı yanına çağırdı. Ona Vol’ün kopmuş kafasını gösterdi ve ertesi gün kendisiyle görüşmesini emretti.

Abeloth Kem’in kılığında Workan’la görüştü ve şu anki devlet başkanı Padnel Ovin’i kendisiyle değiştirmek için bir oylama başlatmasını emretti. Workan sonrasında Abeloth’un “Yıldızların Sevgili Kraliçesi” ve “Tanrıça” unvanlarına ulaşmasına yardım etti. Senato oturumu sırasında Workan, oy için çağrıda bulundu, ancak Ovin bir konuşma yapmak için ortaya çıktı – Abeloth ve Sithlerden habersizce başkanlığını Wynn Dorvan’a vermekte oyalanarak, tutuklanmasını Workan’ın ayarladığı Jedi Leia Organa Solo’nun kurtarılması için zaman kazandırmaya çalışıyordu.

Abeloth sonunda Ovin’in konuşmasından sıkıldı ve onun yere yığılmasına neden oldu; kısa süre sonra da öldüğü bildirildi. Workan daha sonra oylamanın hemen gerçekleşmesi için ısrar etti ve Güç’ün bazı senatörlerin etkileyerek yardım etmesiyle Kem, Senato’nun oylarının 80%’ini alarak seçimi kazandı. Böylece Abeloth Devlet Başkanı oldu. Abeloth daha sonra üç Sith tarafından ele geçirilen Dorvan’ı görmeye gitti ve onu korkutmak için Kem’in kılığından ayrılıp gerçek görüntüsünü ortaya çıkardı.

Wynn Dorvan

Ölümü

Abeloth’un egemenliği, Coruscant’ın Kurtuluşu* ile sona erdi. Dorvan’ı yaveri olarak kullanarak gezegendeki hükmünü kuvvetlendirdi, ta ki Jedilar tüm gezegende Kayıp Kabile’ye saldırmaya başlayana dek. Dorvan’ın tavsiyesiyle Sithler, Jedi Tapınağı’na geri çekildi. Sithlerin Coruscant’ı ellerinde tutamayacağının farkına varan Abeloth, ailesini yeniden kurma fırsatını görerek Vestara Khai ve Ben Skywalker’ı kaçırdı.

*Coruscant’ın Kurtuluşu, Yeni Jedi Düzeni ve müttefik güçlerinin gezegendeki Galaktik İttifak hükümetine sızmış Sithleri yok etmeye çalıştığı, 44 YSS’de Sithlerin Kayıp Kabilesi’ne karşı yapılan son operasyondu.

Abeloth, peşine düşmeleri durumunda milyarlarca kişinin ölümünü garanti ederek Jediların dikkatini dağıtmak için Coruscant’ta sismik sarsıntı aktiviteleri yarattı. Kayıp Kabile’nin lordlarından olan Korelei’nin içine giren Abeloth, Vestara ve Ben’i kendi gezegenine Güç Pınarı’ndan içirtmek niyetiyle getirdi. Bu da onları galaksiyi zevklerine göre yeniden şekillendirecek olan –kelimenin tam anlamıyla- yeni The Ones ailesine dönüştürecekti. Ayrıca kendisini durdurmaya çalışacağını düşünerek Luke Skywalker’a saldırması için Gemi’yi yollamıştı. Abeloth daha sonra ruhunun büyük bir kısmını Luke Skywalker’la ve Sithlerin Kayıp Kabilesi’ne bağlı olmayan bir Sith Lordu olan Darth Krayt’la savaşmak için Gölgelerin Ötesi âlemine yolladı.

Luke ve Krayt, oldukça zorlu bir savaştan sonra Abeloth’un galaksideki tüm konak bedenlerini teker teker yok etmeyi ve onu Hayaletler Gölü*’ne batırmayı başardı. Abeloth sonunda ölmüştü, fakat Jedi Düzeni yeterli gücü topladığında Abeloth’un geri geleceğini biliyordu. Luke da böyle bir Güç varlığının tamamen yok edilemeyeceğinin farkındaydı. Luke’a göre Abeloth, kendisinin ve diğer üstatların yaşamı boyunca, hatta ve hatta bir yüz yıl veya yüz bin yıl sonra bile geri dönmeyebilirdi. Bir ihtiyati tedbir olarak Jedilar, Mortis Hançeri’ni almak için Mortis Anıtı’nı bulmaya karar verdiler. Böylece geri dönmesi durumunda onu öldürmek için bir yolları olacaktı.

Mortis Hançeri
*Hayaletler Gölü, Gölgelerin Ötesi olarak bilinen Güç âleminde yer alan bir göldü. Göle yürüyen herhangi bir varlık adımlarını dikkatli atmak zorundaydı, yoksa kurtulamayacakları bir yer olan Sonsuzluğun Derinlikleri’ne batardı. Gölde yürürken ölmüş Güç’e duyarlıların ruhları suyun yüzeyinde görülebilmekteydi. Gölün üzerinde asılı kalan yoğun sisler de Unutkanlığın Sisleri olarak biliniyordu.

Kişilik Özellikleri

Aptal Jedi. Hiç kimse Abeloth’u açıklayamaz.

– Akanah Pell

Abeloth, üç Celestial tarafından -Baba, Kız ve Oğul- bir hizmetkâr olarak yaratılmış bir varlıktı.

Yalnızlık tarafından kışkırtılmıştı; sevilmeye ve kendisine hayranlık duyulmasına mutlak bir ihtiyaç duyduğunu hissetmişti. Bunun üstesinden Vol ona iğrenç ve acınası olduğu düşüncesiyle saldırdığında neredeyse gelmişti. Kendisine hayranlık duyulmasına olan büyük arzusunu, Güç’e duyarlıları kendisiyle olmak için isteklendirerek besliyordu, karşılığında ise annelik rolünü üstlenip tüm ihtiyaçlarını karşılıyordu. Bu, ailesini kaybetme korkusundan kaynaklanıyordu. Onlar yaşlanmazken kendisi ihtiyarlamış ve zayıf düşmüştü.

Abeloth sahip olduğu yaşama tutunmak için verdiği gayrette Güç Pınarı’ndan içti ve Bilgi Havuzu’nda yıkandı. Bu da zihnini yozlaştırdı ve ailesine olan sevgisini şiddetli bir dost arayışına dönüştürdü. Ailesi onu gezegenlerinde terk ettiğinde -başlangıçta suç işlemeye başlamasına sebep olan yegâne neden- yalnızlık ve umutsuzluktan çıldırmıştı. Daha fazla güç elde etmek için korku ve yıkımdan besleniyordu, nihai amacı kaybettiği ailesini yeniden yaratmaktı: Ben Skywalker ve Vestara Khai’yi Oğul ve Kız’ın yerini almaları için Güç Pınarı’ndan içmeye zorlamıştı.

Abeloth görünüşünü istediğinde değiştirebilme yeteneğine sahipti. Sıklıkla tüketmiş olduğu Callista Ming’in görüntüsünü alırdı. Fakat aslında Abeloth, derince içeri çökmüş siyah göz yuvaları olan, derin bir kuyunun dibindeki minik yıldızları anımsatan minik gümüş gözlere sahip bir insansıydı. Zar zor kadını andıran bir görüntüye sahipti. Zemine kadar ulaşan, uzun, aşağıya dökülen, saman gibi, bal sarısı saçlara; bir kulaktan diğer kulağa gerilmiş dolgun dudaklara ve iğne gibi dişlere sahipti. Kolları kısa ve kalındı; omuzlarından on santimetreden daha fazla çıkmıyordu.

Kıvrılan dokunaçları olan uzun elleri vardı ve parmak uçlarında vantuzlar bulunuyordu. Vücudu sert ve düzdü. Yürüdüğünde ya da koştuğunda bacakları sallanmaktan ziyade dalgalanırdı. Ayrıca vücudu siste gizlenirdi ve bu da onun hâlihazırdaki korkutucu görünümüne bir de ruhani bir görünüş katardı.

Bir Abeloth tasviri

Güçleri ve yetenekleri

Güçlü bir iradeye itaat etmek için programlandım. Kız güçlü. Sen daha güçlüsün, Jedi’ın Kılıcı. Ama hiçbiriniz onun üzerimde sahip olduğu tutuşu kıramaz. O daha yaşlı ve hayal edebileceğinizden daha güçlüdür.

–Gemi, Jaina Solo’ya

Abeloth, çoğu kez belirsiz türlerin insansı bir dişisi olarak görünse de, Luke Skywalker Gölgelerin Ötesi’nde; Vestara Khai de onun Sithlere ihanetinden sonra gerçek halini görmüştü. Abeloth, gezegeninin doğal florasını kontrol edebiliyordu. Ayrıca Maw’da uzun süre geçirmiş Güç’e duyarlı kişilerin zihinlerini etkileyerek psikoza girmelerine neden oluyordu. Bu da onların diğer psikozlular dışında herkesin taklitçiler tarafından değiştirildiğine inanmalarına ve Abeloth’u bulmak için isteklenmelerine yol açıyordu. Etkilenen varlık Abeloth’u bulduğunda, Abeloth onun hayat enerjisini tüketiyor, sonra da öldürüyor ve kendini daha güçlü kılıyordu.

Etkisinin müthiş bir gücü vardı, Jedilar psikoz için hangi belirtilere bakacakları öğrendiklerinde bile tanıdıkları herkesin bir taklitçi olduğuna inanıyorlardı. Güçleri, Sithlerin ve Jediların Küre’yi kontrol etme girişimlerini bastırıyordu. Jedi Şövalyesi Tahiri Veila onu canlı bir Güç volkanı olarak tanımlamıştı. Abeloth’un Güçteki kudreti, galaksideki en kuvvetli Güç kullanıcısı olarak bilinen Luke Skywalker’dan bile katbekat fazlaydı. Ancak Skywalker, buna rağmen onu yenmeyi başardı.

Abeloth’un bir çok kez savaştığı Büyük Üstat Luke Skywalker

Abeloth, olağanüstü telekinetik güçlere sahipti. Jedilar ve Sithlerle olan savaşında herkesi havaya uçurmak için Güç’ü kullanabiliyordu. Bir kontrol ağının güçlerine direnebiliyordu, bir yerden başka bir yere ışınlanabiliyordu. Abeloth, Callista Ming ve Dyon Stadd de dahil olmak üzere tükettiği varlıkların fiziksel görünümlerini alabiliyordu. Ayrıca diğer varlıkların görüntülerini yansıtabiliyordu. Daha önce de Luke Skywalker’ı kandırmak için Callista Ming’in bir görüntüsünü yansıtıp aynı anda Stadd’in formunu almıştı. Abeloth Vestara Khai’nin Güç yıldırımını geri yönlendirebiliyordu.

Abeloth’un tam gücü muazzamdı. Vol ile girdiği zihinsel savaştan sonra Tahv’da Güç’ten enerji dalgaları yaydı ve çevresindeki varlıkların patlamasına, daha uzaktakilerin parçalara ayrılmasına, binaların zemine erimesine, camların ve silahların şehir üzerinde uçuşmasına neden olmuştu. Etrafında zarar verebileceği birilerini arıyordu, böylece hissettiği acıyı onlar da hissedebilecekti. Abeloth, bütün bir yıldız sistemindeki gemilerin görüşlerini etkileyebilecek Güç flaşları üretme kabiliyetine de sahipti. Korku ve ölümle beslenmesiyle biliniyordu.
Tahv

Abeloth aynı zamanda bedenleri ele geçirip bedenden bedene geçebiliyordu. Skywalker onu öldürmeden önce Stadd’le bedenlerini değiştirmiş ve onun görüntüsünü almıştı. Bunu yaparak Jediları ve Sithleri günlerce kandırmış, kendisinin ölü olduğuna inandırmıştı. Fallanassi Akanah Norand Goss Pell’in vücudunu dirense de ele geçirmeyi başarmıştı. Skywalker tarafından tekrar mağlup edildiğinde Pell’in vücudunu terk edip kısa bir süre sonra Callista’nın formunda geri dönmüş ve Skywalker’a yok edebileceğinden daha fazla bedene sahip olduğunu söylemişti.

Kendisi ayrıca gücünü arttırmak için varlıkların bilincini emebiliyordu, tıpkı Callista Ming’inki gibi. Fakat Luke, Callista Ming’in ruhunu Abeloth’tan ayırmak için mnemoterapiyi kullanabilmiş ve onu huzura erdirmişti. Abeloth’u ise ciddi bir şekilde zayıflatmıştı.

Daha sonra tekrar yeteneklerini kullanabilecek hale gelmiş olan Abeloth, Rokari Kem’in kimliğine bürünmüş ve Coruscant’ta önem kazanmıştı. Vol, Kem’e suikast girişiminde bulunduğunda, Büyük Lord’un başını gövdesinden ayırmış ve Yüce Lord Ivaar Workan’ı kendisini Galaktik İttifak Devleti’nin başına geçirmeye yardım etmesi için zorlamıştı. Daha sonra kendi amaçları doğrultusunda, Natasi Daala’nın İmparatorluk’un kalıntıları arasında güç kazanmasına yardımcı olacak bir planın bir parçası olarak İmparatorluk Subayı Lydea Pagorski’nin bedenini de ele geçirdi.

Ancak, avatarlara olan bağımlılığı sonunda onun en büyük zayıflığı haline gelmişti: kontrolü altındaki avatarların önemli bir kısmını öldürmek, gücünün hızlı bir şekilde ölüm noktasına doğru azalmasıyla sonuçlandı. Luke da bu fırsatı değerlendirerek Abeloth’a bitirici darbeyi vurdu. Ayrıca Güç’e duyarlı olmayan bedenler bozulmadan çok uzun süre dayanamadıkları için, Güç’e duyarlı olanlarda konaklamayı tercih ediyordu.

Görüldüğü eserler

Abeloth ilk kez 2009 yılında dokuz bölümlük Fate of the Jedi serisinde tanıtılmış, ilk tanımlanması ise serinin üçüncü romanı olan Fate of the Jedi: Abyss’de gerçekleşmiştir.

Fate of the Jedi serisi
  • Fate of the Jedi: Outcast (İlk görünüş)
  • Fate of the Jedi: Omen (Sadece dolaylı yoldan bahsedildi)
  • Fate of the Jedi: Abyss (Abeloth olarak ilk kez tanımlandı)
  • Fate of the Jedi: Backlash (Sadece dolaylı yoldan bahsedildi)
  • Fate of the Jedi: Allies
  • Fate of the Jedi: Vortex
  • Fate of the Jedi: Conviction
  • Fate of the Jedi: Ascension
  • Fate of the Jedi: Apocalypse
  • SWInsider “Getaway” -Star Wars Insider 134 (Sadece bahsedildi)
  • Crucible (Sadece bahsedildi)
KaynakWookieepedia
Önceki İçerikLuke ve Vader’ın Yolları İlk Kez Ne Zaman Kesişti? (Canon)
Sonraki İçerikStar Wars: Bölüm IX Oyuncuları Açıklandı
Mehmet Ali Dede
Star Wars Evreni'nde çevirmen, yazar.